Connect with us

Elektronik Sürücüler

Sürücüler açısından netlik

Published

on

Akıllı kablolama sistemi, plastik üretiminde devre dışı kalma süresini azaltıyor

Lemförde BASF fabrikasının taşıma sistemi, varillerin tesiste taşınması sürecinde çok önemli bir
unsurdur. SmartWire-DT, 25 yıllık bir sistemde, her bir sürücünün basit güç ölçümünü Eaton motor
koruma şalterleriyle sağlıyor, böylece bakımların ihtiyatlı bir şekilde yapılmasını destekliyor. Arıza
durumunda, motor koruma şalteri tetiklenmeden önce durumdan etkilenen sürücüler kontrollü bir şekilde devre dışı bırakılabiliyorlar.

Poliüretan (PU), dünyada en çok kullanılan polimerlerden biridir; kaplama, köpük, elyaf, kalıp ve elastomer gibi
sayısız uygulama, malzemenin çok yönlülüğünü göstermektedir. Malzeme, spor ayakkabılarında en uygun
tamponu oluştururken, arabalarda gövde döşemesi olarak kullanılır, kabloları izole eder ve binaların duvarları ve
çatılarında gürültüyü azaltır. 1962’de kurulan, Osnabrück, Almanya yakınlarında bulunan BASF Polyurethanes GmbH, Avrupa’da PU sistemlerinde pazar ve teknoloji lideridir. Bu tesiste 1.500’den fazla kişi, iki milyar EUR’nun üzerinde gelir üretir.

Fabrikanın önemli bir bölümü varil besleme sistemidir: hammadde veya bitmiş ürünlerle dolu 55 galonluk (200
litrelik) varilleri iki üretim holünde varil depolarına götürüp getirmektedirler. Fabrikanın Bakım Sistemleri ekibinden Claus Buhrmester, ”Tek tek süreç adımlarının arasında hiç bir ara stok bulunmayan sistemin arkasında, bir dizi süreç var. Besleme sistemi arızalanırsa, üretim süreci de sorunlar yaşayabilir” diyerek sistemin önemini vurguluyor.

((Görev)) Otomasyonun yenilenmesi

25 yıl çalıştıktan sonra, varil taşıma sistemi artık günümüzün gereksinimlerini karşılamıyordu. Site Engineering
Lemförde’nin Teknik Ekibinin üyesi olan Thomas Büch, ”Sistem, yedek parçaları artık üretilmediği için
değiştirilmesi gereken üç PLC tarafından kontrol ediliyordu. Güvenlik seviyeleri en son teknoloji ürünü değildi ve
fabrika görüntülenemiyordu. Arızaları gidermek için manuel operasyon da mümkün değildi” diyor. Yenilenme projesi çerçevesinde otomasyon ve güvenlik teknolojisinin yenilenmesine karar verildi. Bu işlem sırasında toplam 50 adet üç fazlı motor, besleme hattı ve beş entegre dikey besleyici için çalışmaya devam etmek zorundaydı.

((Çözüm)) Her sürücüde güç ölçümü

Modernizasyon projesinin bir parçası olarak, üç otonom kontrollü sistemden oluşan varil nakliye sistemi şimdi
merkezi olarak PLC’den kontrol ediliyor. Büch, ”Bu, otomasyon mimarisinin yapısını basitleştirdi ve üç kontrol
kabininin birleştirilmesi, değerli alandan tasarruf etmemizi de sağladı” diyor. Ayrıca, görüntülemeye yardımcı olması için sistemin kritik noktalarına operatör panelleri kuruldu. Şimdi operatör, taşıma sisteminden kaldırılmayan varilleri ”gerçek zamanlı” olarak tespit edebiliyor ve tıkanıklığın ne zaman gerçekleştiğini görebiliyor. Buhrmester’in vurguladığı gibi, operatör panelleri de koruyucu bakım için önemlidir, ”Sistem, oluşan hata türünü gösteriyor. Örneğin, bir çalışma zamanı hatasının aşırı akım nedeniyle mi yoksa sık sık açılma kapanma nedeniyle mi oluştuğunu ayırt edebiliyoruz.” Sonuç olarak, bakım ekibine, sürücüleri veya mekanikleri erken ve proaktif olarak test etmesi için değerli bilgiler sağlanıyor.

Kablolama işi yüzde 50 azaldı

Hataların saptanmasına izin vermek için BASF ekibi, sürücülerdeki anlık ölçümlere dikkatini yoğunlaştırdı. Büch,
”Kontrol kabinini SmartWire-DT akıllı kablolama sistemi ile kablolamamızın başlıca nedeni buydu” diye açıklıyor.
Bağımsız şalteri ve sürücüleri noktadan noktaya kontrol kablolaması yoluyla bağlamıyor, ancak tüm cihazlar,
sekiz kutuplu yassı kablolu SmartWire-DT yoluyla bağlanıyor. Bu artık güç için bağlanan tüm cihazları besliyor ve
aynı anda veri iletişimi ile de ilgileniyor.

Elektro-Anlagen- Technik EAT GmbH’de Endüstriyel Sistemler Teknolojisi Bölümü Başkanı olan Thomas Gern,
”Sistem araçlarını ve bileşenlerini kullanarak, kablolama hataları neredeyse ortadan kaldırılıyor” diyor.
Wallenhorst, Almanya’da bulunan elektro-teknik servis sağlayıcısı, BASF fabrikası için kontrol kabinleri üretti.
”Panonun rutin testleri çok kısa sürede gerçekleşebiliyor. Sonunda kısa bir sistem tanıtımı yapıldıktan sonra,
kontrol kabini üreticileri, klasik noktadan noktaya kablolama ile kıyaslandığında yarı zamanda kablolamayı
tamamladılar.” Dahası, sistem ayrıca kontrol kabininde yerden tasarruf da sağladı. Kontaktörlerin kontrolü ile
kontaktörlerden ve motor devre kesicilerinden gelen geri bildirim için, PLC’ye giriş veya çıkışın olmaması
gerekiyor. Tüm giriş sinyalleri SmartWire-DT yoluyla toplanıyor ve PLC’ye aktarılıyor. Kontrolörün çıkış bilgileri SmartWire-DT yoluyla doğrudan anahtarlama cihazında işleniyor.

Fabrikanın çalışma sürekliliğini artırma

Buhrmester, bir bakım teknisyeni olarak SmartWire-DT’nin önemli bir yararı olarak gördüğü şeyi
özetleyerek,”Alanın önemli bilgileri eksikse, en iyi görüntüleme bile anlamsızdır” diyor.
PKE motor koruyucu devre kesicinin klasik alternatiflerle karşılaştırıldığında ağır basan avantajı, genişletilmiş
izleme özelliğinde yatıyor. Teşhis, durum veya aşırı yük mesajları, gerçek akım akışını ve aşırı yükte devre kesici
cihazın durumunu gösterir. Dahası, gerçek motor akımı, SmartWire-DT üzerinden herhangi bir ek bileşene ihtiyaç
olmaksızın şalter için sürekli görüntülenebilir ve analiz edilebilir.

Büch, ”Standart bir akım ölçme teknolojisi kullansaydık, bize çok daha fazlaya mal olurdu” diye ekledi. Ayrıca bir başka faydadan da bahsetti: ”Bu durumda özel olarak öne çıkan nokta, PKE’yi bir motor koruma rölesi olarak çalıştırma seçeneğidir. Motor koruma şalteri, aşırı yüklenme durumunda tetiklenmez; sadece ilişkili kontaktörün bağlantısı kesilir.”

Geçmişte, şalterin devreye alınması taşıma sistemini durma noktasında bırakabildiği için operatör müdahalesi
gerektirirdi. Bunun yerine şimdi, aşırı yük durumu bir kere düzeltildikten sonra, örneğin sıkışan varil
kurtarıldığında, bakım elemanı koruma şalterini sıfırlamak zorunda kalmadan motor kontrol ünitesi vasıtasıyla
tekrar açılabiliyor. Bu aynı zamanda PKE’nin kolayca erişilemeyen yerlere kurulabileceği anlamına da geliyor.”

Etkin bir şekilde uyarlanan güvenlik teknolojisi

Fabrikanın modernizasyonu sırasında BASF, fabrikayı farklı güvenlik alanlarına bölmeyi başardı. Geçmişte, bir
acil durdurma düğmesine basıldığında, sistemin tamamı dururdu ve yeniden başlatmanın onaylanması yalnızca
merkezi bir yerden mümkün olurdu. Modası geçmiş bu durumu uygun hale getirmek için, SmartWire-DT
sistemindeki güç ile şalteri besleyen güç besleme modülleri vasıtasıyla güvenlik bölgeleri yaratılmıştır – bir modül,
güvenlik bölgesi içindeki sürücülere güç sağlar. Acil olarak durdurma durumunda, ilgili güç besleme modülü ve
üst seviye yedek grup kontaktörü kapanır. Bu, sistemin yalnızca bu belirlenen bölgede kapanması anlamına gelir.
Yeniden başlatma onayının verilmesi, mekândaki ilgili operatör paneli üzerinden mümkündür.
Büch, ”Genelde, asıl olarak sahip olduğumuz güvenlik teknolojisini yeniledik.” diyor. Birçok güvenlik ışığı bariyeri
ve güvenlik parmaklığı kuruldu. Buna ek olarak, sistem dead man fonksiyonlu bir el kontrol paneli ile donatılmıştı.
Bu, operatörün, taşıma bandı zincirlerinin yağlanması veya bir hatanın belirlenmesi gibi rutin bakım görevleri için
sistemi elle kontrol etmesine izin veriyor. Tüm güvenlik teknolojisi PROFINET üzerinden kontrolör ile iletişim
kuruyor. Bu nedenle Büch, SmartWire-DT sistemini uygun bir PROFINET ağ geçidine bağladı.

((Sonuçlar))

Büch, ”Sistemin yenilenmesi sayesinde artık, gece veya hafta sonları ”çağrı üzerine” gelmek için hazır bekleyen
operatörler bulundurmak zorunda kalmıyoruz” dedi. ”Ayrıca, sistem yedekleniyor ve aşırı yüklenme durumundan
sonra çok daha hızlı bir şekilde çalışıyor. Örneğin mekanik hatalar durumunda, biraz artmış akım seviyeleri daha çabuk tespit ediliyor ve iyi sürelerde düzeltilebiliyor. Özellikle, taşıma döngüsü başına genellikle birkaç dakika
boyunca çalışmakta olan sürücüler için, klasik bir motor koruma şalteri ile erken teşhis neredeyse imkansız
olacaktı.” Buhrmester, ”Her bir bağımsız sürüşün bilgileri ile bir arızanın kolayca bulunup düzeltilebileceğini”
söylüyor.

Türkiye'nin alanında en özel yayınlarına sahip MONETA 'nın sektörel dergi ve portallarının dijital platformlarda yönetimi katkıda bulunmaktayım. MONETA bünyesinde yeni nesil yayıncılık alanında içerik yönetimini geliştirmeye devam ediyoruz.

Elektronik Sürücüler

Geliştirme ortağı olarak STÖBER

Published

on

By

Çeşitli sistemlere yönelik makineler tasarlayan e&v Systeme GmbH, dolu ve kapalı kartonları yük taşıyıcılara hızlı ve düzgün bir şekilde yerleştiren paletleme robotuna da sahip yüksek performanslı bir paketleme makinesi geliştiriyor. Paketleme makinesinde sistem bileşenlerinin yüksek performansını garanti altına almak isteyen e&v Systeme, tahrik sistemlerinde STÖBER’in eksiksiz çözümlerine güveniyor.

e&v Systeme GmbH için çözüm ortaklığında en önemli faktörleri esneklik, güvenilir teslimat ve tutarlı kalite oluşturuyor; çünkü gerekli bileşenlerin hızlı ve güvenilir bir şekilde sahada olması ve istenen görevleri tam olarak yerine getirmesi gerekiyor. Ürün geliştirme konusundaki teknik yeterlilik ve destekleyici know-how’ı da bir diğer önemli kriter olarak belirleyen e&v Systeme’nin Elektronik Tasarımcısı Johannes Stocker, “Kapsamlı bir ürün yelpazesine sahip uzman bir ortak olan STÖBER’e sahip olduğumuzu bilmek bizim için yararlı oldu” diyor.

Geliştirme ortağı olarak STÖBER’in rolüne değinen e&v Systeme’den Johannes Stocker, “Genellikle çok özel çözümler gerektiren özel makine mühendisliğinde STÖBER ile yaptığımız ortaklık, bizim için özel bir avantaj. Sonuçtan çok memnunuz ve STÖBER’in sağladığı profesyonel desteğe güvenmeye devam edeceğiz” açıklamasında bulunuyor.

Başarı faktörleri:

·  Tek kaynaktan güvenilir tahrik çözümleri.

·  Doğrudan monte edilen redüktörlü motorlar sayesinde kompakt kurulum alanı, daha düşük ağırlık, azaltılmış çalışma gürültüsü ve yüksek dinamik.

·  Yüksek hassasiyetli planet redüktörler, yüksek çözünürlüklü enkoderlere sahip senkron servo motorlar ve EtherCAT® üzerinden hızlı proses veri iletimi sayesinde en yüksek konumlandırma hassasiyeti.

·  Yenilikçi STÖBER Tek Kablo Çözümü (OCS) sayesinde basit ve hızlı kurulum.

·  SI6 serisinin çok eksenli tahrik sistemlerindeki STÖBER çift eksenli kontrolörler sayesinde ekonomik çözüm. Bunlar, hızlı ayar değeri değişiklikleri ve yük atlamaları ile kısa geri kazanım süreleri sağlar.

·  Standartlara uygun makine güvenliği: EN 13849-1’e göre en yüksek performans düzeyi “e” (Kat. 4) onaylı STO (Safe Torque Off) güvenlik fonksiyonu.

·  Bakım teknisyenleri için internet üzerinden kolay ve hızlı bir şekilde uzaktan arıza tespiti.

Continue Reading

Elektrik Motorları

Kusursuz makine üreticilerinin tercihi STÖBER, Lean Motor ile enerji verimliliğinde devrim yapıyor

Published

on

By

Redüktörden servo motor sürücüsüne kadar tüm sistemin tek tedarikçisi olan ve sektörde arızalanmayan ürünleriyle tanınan STÖBER, asenkron motor ve servo motor arasında konumlandırdığı Lean Motor ile enerji ve iş verimliliğinde devrim yapıyor. %96’ya varan bir verimliliğe sahip Lean Motor, %40 oranında daha hafif ve daha küçük yapısı, IE5 sınıflandırması ile daha fazla enerji verimliliği sunan kompakt tasarımıyla verimlilik isteyen işletmelere çok daha fazlasını sunuyor. STÖBER Türkiye Direktörü Alper Turan, özellikle asenkron motor yerine Lean Motor kullanılmasını öneriyor.

WIN EURASIA Fuarı’nda özel bir röportaj gerçekleştirdiğimiz STÖBER Türkiye Direktörü Alper Turan, Güç Aktarım’ın sorularını yanıtlıyor.

Öncelikle sizi ve STÖBER’i tanıyabilir miyiz?

İsmim Alper Turan. 2014 yılından bu yana STÖBER Türkiye Direktörü olarak görev yapıyorum. Bir Alman markası olan STÖBER’in kuruluşu 1934 yılına dayanıyor. Firmamızın ürün gamı içerisinde redüktörlerden motor sürücülerine kadar geniş bir yelpazede tahrik ürünleri bulunuyor. Firma olarak özellikle redüktörlü servo motorlar ve sistemler konusunda iddialıyız. Tek tedarikçi olmak bizim için en önemli unsur ve bu kapsamda çalışıyoruz. Her şeyi, tüm sistemi tek bir tedarikçi olarak makine imalatçılarına sunuyoruz. 1934’ten bu yana gelişen teknolojimiz, arızalanmaz ürünler imal etme olanağı sağlıyor ve arızalanmaz ürünlerimiz, kusursuz makine üretmek isteyenler için biçilmiş kaftan diyebiliriz. 

Redüktörlü motorlarımız gerçek redüktör entegreli motorlardır. Yani, motoru ve redüktörü kendimiz ürettiğimiz için motorun çıkış şaftını pinyon dişli şeklinde işleyebiliyoruz ve redüktörlerimiz güneş dişlisi olarak kullanılabiliyor. Böylece arada herhangi bir kaplin, motor adaptörü, flanş gibi parçalar kullanmadan motorun yapmış olduğu hareketi direkt redüktöre iletmiş oluyorsunuz. Bunun çok fazla avantajları var: Özellikle dinamik uygulamalarda kaplin esnemesi, sıyırması gibi problemlerle karşılaşmıyorsunuz. Firma olarak bizim en büyük özelliğimiz tüm sisteme hakim olmamız. Örneğin, uygulamalarda motor sürücüsü sadece motorun bilgilerine hakimken, bizim motor sürücülerimiz redüktörlü motorun bilgilerine de sahip oluyor. Bu sayede otomasyoncular, programcılar aynı zamanda redüktör verilerini de elle girmek zorunda kalmıyor. Bu şekilde de hata oranı ortadan kalkmış oluyor.

Ürünlerinizin Türkiye’de tercih edildiği sektörler ve uygulamalardan bahsedebilir misiniz?

Özellikle yurt dışına makine ihracatı yapmayı hedefleyen makine üreticileri bizi tercih ediyor. Örneğin; lazer bölümü, ağaç işleme, boru büküm, sac işleme gibi sürekliliği olan makine imalatçılarımızı ilk akla gelenler arasında söyleyebiliriz. Özellikle hattın durmasıyla üretim kaybının çok fazla yaşanacağı ve bundan dolayı üretimin durmamasının gerektiği uygulamalarda STÖBER tercih ediliyor. Ürünlerimizin arızalanmamak gibi bir özelliği olduğunu söyleyebilirim. Doğru hesaplanmış bir eksen ise ve bu hesap bizim tarafımızdan kontrol edilmişse, biz ürünlerimizin sonuna kadar arkasındayız. STÖBER olarak özellikle gerçekten kusursuz makine imalatı hedefleyen müşterilerimizi partnerimiz kapsamında değerlendiriyoruz.

Kullanıcının taleplerine göre özel çözümleriniz de mevcut. Bu çözümlerden bahsedebilir misiniz?

Örneğin müşterilerimizle çalışırken, bu işe ister ilk defa başlasınlar isterse de üst düzey mühendislik seviyesine sahip olsunlar, biz onlar adına eksenlerinin hesaplamalarını yapıyoruz. Örnek vermek gerekirse, X ağırlıkta bir kütlesi olduğunu, bunu kaç metre/saniye hızla kremayer sistem üzerinde hareket ettirebileceğini soran; pinyon dişlisini, redüktörün kaç tahvilli olması gerektiği, motorunun kaç newton metrelik olması gerektiği gibi konularda yardım taleplerinde bulunan müşterilerimiz için eksenin mühendislik hesaplamalarını yaparak çözüm sunuyoruz. Yaptığımız hesaplamalarla müşterilerimizin ihtiyaçlarını analiz ediyor, taleplerine tam yanıtı sunabiliyoruz. STÖBER ürün gamı programın bilgisi dahilinde olduğu için kusursuz komponentleri seçip onlara yardımcı oluyoruz.

Redüktörlerde düşük boşluk konusu sektörde önemli bir yer kaplıyor. Redüktör tedarikçilerinin sıkça kullandıkları düşük boşluk ya da sıfır boşluk kavramını bizlere açıklayabilir misiniz? Sıfır boşluk gerçekten var mı?

Dişliler arasındaki boşluk, bizim arcmin, ‘yay x dakika’ olarak tabir ettiğimiz teknik bir kavram. Özellikle redüktör tipine göre değişiklik gösterse de düşük dişli boşluğu ya da sıfır dişli boşluğu mümkün. Örneğin, sikloid tip redüktörlerde biz oldukça düşük, hatta sıfır ya da sıfıra çok yakın dişli boşluğundan bahsedebiliriz; ama yağın bile dolaşabileceği bir alana ihtiyaç duyulan helis dişli ya da düz dişli redüktörlerde sıfır dişli boşluğu diye bir şey olamaz. Soru işaretleri olanlar için arcmin kavramını şöyle açıklayabilirim: 360 derece iç açısı olan bir çember düşünelim. Bu çemberin içerisinden 1 derecelik dilimi keselim ve bu 1 dereceyi de 60’a bölelim. Buradan da 60’ta 3’ünü aldığımız zaman 3 arcmin dişli boşluğuna sahip bir redüktör elde etmiş oluyoruz. Buradaki boşluğumuzun tanımını bu şekilde yapabiliriz. Mühendislerimizin de eksenlerinde kullanacakları boşluğu hesaplarlarken bu mantıkla yapmaları gerekmektedir.

STÖBER olarak ürünlerimizdeki dişli boşluğu, tam olarak kataloglarda yazdığı gibidir. Örneğin, STÖBER’den 3 arcminli bir redüktör aldınız; bu redüktörü bugün de ölçeksek, 8 ay sonra da ya da 8 yıl sonra da ölçeksek yine 3 arcmin çıkacaktır. Bu da ürünlerimizin kalitesiyle orantılıdır. STÖBER’in katalog verilerine %100 güvenebilirsiniz. 

STÖBER ürün yelpazesinde yer alan Lean Motor’dan bahsedebilir misiniz? Bu ürünün özellikleri ve avantajları nedir?

Asenkron motor ve servo motor arasında konumlandırdığımız bir modelimiz olan Lean Motor, özellikle enerji verimliliği ve iş verimliliği açısında devrim niteliğinde. %96’ya varan bir verimliliğe sahip bu motorları özellikle asenkron motor kullanıcılarına öneriyoruz çünkü asenkron motor kullanıcıları zaman zaman yüksek hızlara çıkma ihtiyacı duyuyorlar. Örneğin, frekans invertörü üzerinden Hertz’ini ayarlayarak 4 kutuplu 1460 devir nominal hızı olan motorları, zaman zaman 2250, 2500 devire kadar çıkardıkları uygulamalar oluyor. Bu uygulamalarda özellikle Hz ile oynamak yüksek akım ve yüksek ısıya neden olarak sürücü tarafında IGBT dediğimiz modülü etkiliyor. Aynı zamanda yükselen akım, motor sargıları üzerinde de etki yaratarak bunların da yanmasına sebep oluyor. Kısaca sistemi bozuyor. Bu nedenle asenkron motor yerine Lean Motor kullanılmasını öneriyoruz.

Fan ve enkoder bulunmayan Lean Motor, servo motor gövde yapısına sahip ve yüksek dış ortam sıcaklığında çalışabiliyor. Bunun yanı sıra ülkemizde ve dünyada asenkron motorlarda şu anda IE3 ve IE4 verimlilik sınıfı kullanılıyor. Sınıf yükselttiğinizde ise motorunuzun ağırlığı artıyor. Örneğin, IE3’ten IE4’e geçtiğinizde motorunuz ortalama %20 oranında büyüyor ve ağırlaşıyor. 5,5 Kw’lık bir asenkron motorun ağırlığı 55-60 kg arasındayken, aynı torklara sahip Lean Motor’un ağırlığı sadece 26 kg’dan oluşuyor. Öte yandan asenkron motorlarda hızlandırdıkça tork kaybedersiniz, Lean Motor’da tork kaybı yoktur. Kendisine ait sürücüsü olan, tek kabloyla haberleşebilen, çok çeşitli opsiyonları ve varyasyonları olan Lean Motor, verimlilik isteyen bir işletme için çok daha fazlasını sunar. STÖBER olarak; %40 oranında daha hafif, daha küçük ve IE5 sınıflandırması ile daha fazla enerji verimliliği sunan kompakt bir çözüm olan Lean Motor’un tercih edilmesini öneriyoruz.

Continue Reading

Trendler

Güç Aktarım Sistemleri - Redüktörler, Rulmanlar, Motorlar, Sürücüler sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya devam et