Bilim Temelli Hedefler girişimine (SBTi) yönelik süregelen taahhüdünün bir parçası olarak 2022 yılının başlarında tüm madencilik ürünleri için “Ürünlerin Karbon Ayak İzi (CFP) Beşikten Kapıya CO2 Eşdeğeri” raporlamasını başlatan küresel dişli üreticisi David Brown Santasalo (DB Santasalo), geliştirmeye devam ettiği çığır açan bu projeye çevre dişlileri ürün yelpazesini de ekliyor.
Kıyaslama ölçütü belirleniyor
2021 yılında Bilime Dayalı Hedefler girişimine (SBTi) taahhütte bulunan ilk dişli kutusu üreticilerinden biri olan David Brown Santasalo, SBTi taahhütleri kapsamında mutlak kapsam 1 ve 2 sera gazı emisyonlarını 2032 yılına kadar %53,9 oranında azaltmayı hedefliyor. Ayrıca, satın alınan mal ve hizmetleri kapsayan emisyonlara göre, DB Santasalo tedarikçilerinin %67’sinin 2027 yılına kadar bilime dayalı hedeflere sahip olması bekleniyor.
DB Santasalo ayrıca, satılan ürünlerin kullanımını kapsayan emisyonlara göre, müşterilerinin %70’inin de 2027 yılına kadar bilime dayalı hedeflere sahip olacağını taahhüt ediyor. Doğrulama ekibi tarafından resmi değerlendirmeye sunularak SBTi’nin bilimsel temelli kriterlerine göre titiz bir incelemeden geçen DB Santasalo’nun hedefleri, resmi olarak onaylanıyor.
Çığır açan ilk çalışma
Finlandiya’daki hedefe yönelik olarak inşa edilen, enerji verimli fabrikada üretilen tüm madencilik ürünlerinin karbon ayak izini hesaplayan ilk proje, DB Santasalo’nun SBTi taahhütleri doğrultusunda değer zincirinin Kapsam 3 envanterini daha iyi anlamasını sağlıyor.
Çevre dişlileri için CFP geliştirilmesi
Bu bilgiyi geliştirmek için çok segmentli halka dişlileriyle ilişkili sera gazı emisyonlarını tarama ve emisyon hesaplaması için basit bir araç geliştirme ihtiyacı belirleyen DBS mühendislik uzmanları, bu şekilde farklı tedarikçi ve dağıtım senaryolarının sera gazı emisyonları üzerindeki etkisini değerlendirebiliyor.
ISO14067’ye uygun olarak gerçekleştirilen bu çalışma, bir yaylı ve iki flanşlı üründen oluşan 3 DB Santasalo çevre dişlisi ürününe odaklanıyor. Sistem sınırı, ham madde tedariki, nakliye, üretim süreçleri ve müşteriye dağıtımı dahil olmak üzere yaşam döngüsü aşamaları boyunca emisyon profilinin net bir şekilde anlaşılmasını sağlayacak şekilde beşikten kapıya + dağıtım olarak tanımlanıyor. Üretim aşamaları, DBS işleme, boyama ve montaj ile birlikte alt yüklenici dökümhane ve ısıl işlem aşamalarını içeriyor. Kullanım ve kullanım ömrü sonu aşaması çalışmanın dışında tutuluyor.
Karbon ayak izi hesaplama aracı; üretimde enerji tüketimi, nakliye, paketleme ve yardımcı malzemeler, su tüketimi ve oluşan atıklar dahil olmak üzere tüm girdi ve çıktıları analiz ediyor. Sonuçlar, her bir aşamanın emisyonlar üzerindeki değişen etkilerini anlamak için her bir yaşam döngüsü aşaması için 1 kg ürün başına kg CO2 eşdeğeri olarak sunuluyor. Daha sonra kg CO2 eşdeğeri ürün kütlesi ile çarpılarak her bir ürünün üretildikten ve müşteriye teslim edildikten sonraki toplam karbon ayak izi elde ediliyor.
Sektörün enerji yoğun yapısı nedeniyle en büyük emisyon oranının dökümhane üretim süreçleriyle ilişkili olduğu tespit ediliyor. İklim etkisinin ikinci en büyük unsurunu ham madde tedariki oluşturuyor. Hem ham maddelerin üretime hem de bitmiş ürünün müşteriye nakliyesi sınırlıyken, DBS işleme ve montajıyla ilişkili emisyonlar da öncelikle Finlandiya’daki tesisin hidroelektrik enerjisinden ve bölgesel ısıtmadan faydalanmasının bir sonucu olarak minimum düzeyde kalıyor.
Bu, işletme için olağanüstü bir başarıyken, sürdürülebilir uygulamalarda ve sera gazı emisyonlarını azaltmaya yönelik çalışmalarda sektöre öncülük etme konusunda ön sıralarda konumlanan David Brown Santasalo, bu programı diğer endüstriyel ürünlere de genişletmeyi planlıyor.
