Güç aktarım ürünleri sektörünün global çapta köklü firması SEW EURODRIVE Türkiye ofisine konuk olduk ve Genel Müdür Murat Eroğlu’yla bir söyleşi gerçekleştirdik.
Sizi tanıyabilir miyiz?

Murat Eroğlu ismim. 1971 doğumluyum. Makine mühendisiyim. 2010 yılından beri de SEW EURODRIVE Türkiye’de çalışmaktayım. Satış müdürü olarak başladığım SEW kariyerim Eylül ayından bu yana genel müdür olarak devam etmektedir. SEW EURODRIVE’ın hedefleri doğrultusunda yeni görevimle birlikte firmamızın değerini koruyarak büyümeye devam edeceğiz.
Okurlarımız için SEW EURODRIVE’ı kısaca anlatır mısınız?
SEW EURODRIVE; global anlamda birçok kıymetli rakibinin arasında katma değeri biraz daha farklı olan bir firmadır esasında. Özellikle güç aktarım ürünleriyle ilgili, bir elektrik motoru üreticisi olarak 1900’lü yılların başında Almanya’da o ülkenin sanayisine hizmet etmek için kurulmuş ama devamında İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra 1960’lı yıllarda Almanya dışında da üretim tesisleri kurarak çok kısa sürede globalleşmiş ve dünyanın önemli endüstriyel bölgelerinde söz sahibi bir firma olmuştur. SEW EURODRIVE’ı özel kılan; elektrik motoruyla başlayıp devamında redüktör, dişli kutularıyla kombine edip bütün dünya endüstrisine örmek olmuş, önderlik yapmış bir firma olmasıdır. Motorlu redüktörün seri üretime geçişi SEW EURODRIVE ile başlar. Sürekli kendisini geliştiren bir üretici olarak SEW EURODRIVE; güç aktarım komponentleri, elektrik motoru ve sürücüleri kendi bünyesinde üretip çözüm sunar hale getirmek konusunda önder bir firmadır. SEW EURODRIVE; bulunduğu ülkelerde satış ve satış sonrası hizmetlerini kendi personeliyle komple çözüm olarak markete sunduğu için de diğer markalardan farklılaşmaktadır. Türkiye’de de sadece komponent satışı değil, çözüm satışı sunması ve satış sonrası hizmetlerini kendi personeliyle ve kendi mühendislik hizmetleriyle gerçekleştiriyor olması SEW EURODRIVE’ı özel kılan husustur.
Türkiye’deki faaliyetleriniz hakkında bilgi verir misiniz?
SEW EURODRIVE Türkiye; 1995 yılından bu yana faaliyette ve Türkiye’ye geldiği günden beri kendisini -Türkiye pazarında da- sürekli geliştiren, büyüme değerlerinin üzerine koyarak ilerleyen ve pazarda ciddi bir yeri olan, önemli üreticilerden bir tanesidir.
Satış öncesi ve sonrası hizmetlerin yanı sıra, Drive Akademi dediğimiz bir eğitim departmanımız var. Bu departman SEW EURODRIVE Türkiye’de; hem müşterilerimize hem kendi personelimize, hem mevcut olan ürünlerimizin hem de sürekli geliştirilen, iyileştirilen yeni ürünlerimizin lansmanını yapan ve kullanım detaylarını ileten bir bölümdür. Buna paralel olarak market trendleri doğrultusunda müşterilerimizin katılımıyla konu odaklı çözüm önerilerimizi sunan seminerler düzenlemek de buradaki faaliyetlerimizden birisidir.
SEW EURODRIVE Türkiye; ülkemizin çevresindeki merkezlere yönelik bir servis merkezi ve lojistik üssüdür aynı zamanda. Güncel politik nedenler ve çevre ülkelerle olan ilişkilerimize bağlı olarak şu an buradan sadece Irak’a hizmet verebiliyoruz.
SEW EURODRIVE denildiğinde akla ilk olarak elektrik motorları gelir ancak bununla sınırlı olmadığını biliyoruz; ürün gruplarınız hakkında bilgi verir misiniz?
Asenkron elektrik motorları, redüktörler, redüktörlü motorlar, servo teknolojisi, dağıtık kurulum komponentleri, elektronik kontrollü tahrik üniteleri ve mekanik değişken hızlı redüktörlü motorlar ile ciddi mühendislik ihtiva eden tahrik çözümleri sunuyoruz müşterilerimize. Ayrıca bu ürünlere yönelik PLC programlamaları ve haberleşme arabirimlerini sunuyoruz.
Ağırlıklı olarak hangi sektörlere çözüm üretiyorsunuz?
Bunu çok fazla ayırmak istemiyorum; çünkü aklınıza gelen tüm sektörlere ürün sunuyoruz. Fakat otomotiv, gıda, kimya, petrokimya, ağaç, kâğıt, demir-çelik, çimento, maden, enerji ve lojistik başlıca hedef sektörlerimizdir. Hareketin olduğu her yerde, çiklet fabrikasından çimento fabrikasına kadar her alanda bizim ürünlerimiz kullanılır ama iddialı olduğumuz ana sektör grupları başta saydıklarımdır.
Ağır sanayiye yönelik çözümleriniz hakkında bilgi verebilir misiniz?

Ağır sanayiye yönelik ürün gruplarını ikiye ayırabiliriz: Konvensiyonel dediğimiz; klasik helisel dişli ya da konik helisel dişli endüstriyel redüktörler ve endüstriyel planet dişli redüktörler. 5.000 Nm’den başlar, 8 milyon Nm’ye kadar çıkabilir. Bu da devasa bir güç aktarma kapasitesi demek tabii. Ağır sanayide bu iki ana grup her sektöre çözüm bulabiliyor. Bunun haricinde; aslında bizim ülkemizde çok da pazarı olmayan ve yeni sayılabilecek bir ürünümüz de mevcut. Bizim decentral yani dağıtık sistem dediğimiz yani tek başına birçok noktasal işlemi yerine getirebilen elektromekanik güç aktarım gruplarının modelini endüstriyel redüktör grubuna taşıdık biz. Fakat bu ürün henüz Avrupa pazarında bile yeni yeni kullanılmaya başlanıyor, Türkiye’de kullanıldığını henüz görmedim. Tak-çalıştır dediğimiz; sürücüsü, motoru ve redüktörü tek başına kombin edilmiş bu ürünü sahada bağımsız bir enerji bağlantısı ile kolayca çalıştırabilir ve diğer benzer tahrik gruplarıyla haberleştirebilirsiniz.
Verimlilik ve sürdürülebilirlik kavramları sizin için ne ifade ediyor?
Verimlilik bizim için amortismanı kolay olan, kısa vadede düşük yatırımlarla kazanımınıza değer katmayı ifade ediyor. SEW EURODRIVE’da verimlilik denilince aklımıza birbiriyle kombin edilmiş yüksek verimli ürünlerimiz ve daha azla daha fazla kazanabildiğiniz komple çözümlerimiz geliyor.
Piyasasındaki rekabet ortamını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Rekabet, firmaların pazarın gerekliliklerine uyması adına bir çeşit önderlik de yapıyor. Bu anlamda biz de sürekli kendisini yenileyen bir firma olduğumuz için, bu rekabette bir adım öne geçecek argümanları kendimizde bulmakta zorlanmıyoruz.