Yapay zekâ teknolojileri sağlıktan pazarlamaya, otomotivden finans uygulamalarına kadar, son kullanıcının günlük hayatına dokunan pek çok alanda karmaşık problemlere çözüm bulmaya odaklanıyor. Makine öğrenmesinin ve yapay zekâ yatırımlarının; teknoloji ve iş dünyasının lideri konumundaki şirketlerin gündeminde gittikçe daha geniş yer tutması da dünyada gelinen noktayı ortaya koyması bakımından son derece çarpıcı. Yakın zamanda yapılan araştırmalar; global makine öğrenmesi pazarının; 2018-2023 yıllarında yüzde 42,6’lık yıllık bileşik büyüme oranı ile 2023 sonunda 23,46 milyar dolar seviyesine ulaşmasının beklendiğini gösteriyor.
Sektöründe öncü olan oyuncuların katılımıyla düzenli olarak gerçekleştirdiği TRAI Meet-Up etkinliklerinde AI teknolojilerini farklı boyutlarıyla ele alan Türkiye Yapay Zeka İnisiyatifi; bu ayki etkinliğinde de hızlı ve güvenilir bulut ortamı çözümlerinin önemi kadar; yapay zeka yatırımlarının yöneldiği pazarları masaya yatırdı.
Etkinlikte, büyük verileri işleme ve bu verilerden sonuç çıkarmaya yarayan makine öğrenmesi ve derin öğrenme gibi algoritmalar için ise yapay zeka altyapılarına hazır bir bulut ortamının önemi vurgulandı. Yapay zekâ teknolojileri ve makine öğrenmesi süreçlerinin en kritik unsuru olan büyük veri; hızlı bir altyapıya sahip bulut platformlarına ihtiyaç duyarken bulut altyapı hizmetleri; her geçen gün daha fazla miktarda üretilen büyük verinin sadece depolanmasında değil işleme ve analiz için de önem kazanıyor. Öte yandan derin öğrenme ve yapay zekanın ihtiyaç duyduğu güçteki GPU’ların bulut ortamında kullanılabilir olmasının da etkisiyle işletmeler ve girişimciler esneklik kazanıyor.
Ağırlık finans ve telekomünikasyon alanında
Etkinlikte değinilen bir diğer ilginç nokta ise yapay zekâ ve makine öğrenmesine yatırım yapan sektörlerin karşılaştırması oldu. Globalde yapay zekâ ve makine öğrenmesi uygulamalarının en yaygın kullanıldığı alanların başında pazarlama gelirken; bu algoritmaların bankacılık ve sigorta sektörlerinde kullanımına yapılan yatırımın öne çıktığı Türkiye’de de yapay zekanın büyümeye devam ettiği aktarıldı.
Bulut entegrasyonunun yaygınlaşmasıyla ciddi yatırımlar yapmanın artık büyük bir gereksinim olmaktan çıkmasının da bu gelişmeye yaptığı katkı tartışılmaz. Türkiye’de yapay zekâ çözümleri; risk yönetiminden bankacılık hizmetlerine ve makine öğrenimi için mükemmel bir iş alanı olarak tanımlanabilecek sigortacılığa kadar pek çok alanda aktif rol oynuyor ve önemli bir katma değer sağlıyor.
“Yapay zekâ altyapıları ve makine öğrenmesi tüm sektörler için büyük önem taşıyor”
Matematiksel ve istatistiksel verileri işleyerek ulaşılan sonuçları kullanmaya yönelik bir algoritma olan makine öğrenmesinde süreç; verinin hazırlanması; modelin oluşturulması; eğitimi ve olgunlaştırılması şeklinde ilerliyor. Bugün gelinen noktada ise; elde edilen verilerle sadece belirli işlemleri yapmayla sınırlı kalmayıp ilerleyen adımların tahmin edilmesini sağlama ve kendini güncelleyebilme de odak noktalarından biri olarak öne çıkıyor. Yapay zekâ altyapıları ve kurumların kendi verimlilik ve gelişimleri için uygulamaya alacakları makine öğrenmesi algoritmaları; hangi sektörden olursa olsun tüm oyuncular için artık büyük önem taşıyor.
Bulut ve yapay zekanın bütünleştiği çözümler; kullanımı basit ve kurumların hayatını kolaylaştıran ortamlar sunuyor. Türkiye’de yapay zekanın gelişmesi ve bu alanda yatırım yapacaklara doğru bir kaynak sunabilmek amacıyla yola çıkan Türkiye Yapay Zekâ İnisiyatifi (TRAI); yapay zekâ altyapılarında son gelişmelere dair bakış açılarının paylaşıldığı ve düzenli olarak gerçekleştirilen TRAI Meet-Up etkinliklerinde bu tip bütünleşik çözümleri sektörün önde gelen isimleriyle ele alıyor. TRAI Meet-Up etkinliğinin bu ayki konu başlıkları arasında hızlı ve güvenilir bulut ortamı çözümlerinin önemi kadar; yapay zekâ yatırımlarının yöneldiği pazarlar da yer aldı.