Dişsan Redüktör Genel Müdür Yardımcısı Duygu Yalçın’la bir söyleşi gerçekleştirdik. Boğaziçi Üniversitesi, İşletme ve İdari Bilimler Fakültesi mezunu olan Duygu Hanım hem firmaları hem de sektör hakkında kıymetli değerlendirmelerde bulundu.

Duygu Yalçın
Öncelikle sizi ve firmanızı kısaca tanıyabilir miyiz?
1970 yılında İstanbul’da kurulan Dişsan Redüktör, 48 yıllık geçmişiyle sektöründeki en tecrübeli ve köklü firmalardan biridir. 2010 yılından beri İstanbul-Tuzla Organize Sanayi Bölgesi’ndeki fabrikamızda faaliyet gösteriyoruz.
Piyasaya sunduğunuz ürün grupları hakkında bilgi verebilir misiniz?
Helisel dişlili, helisel konik dişlili ve planet sistemli redüktörlerin üretimini yapıyoruz. Ayrıca hidrolik kaplin, elastik kaplin, dişli kaplin ve geri dönüş önleme kilitleri gibi ara bağlantı ürünleri de üretiyoruz. Şase üzerinde girişinde hidrolik kavrama ve motorlu, çıkışında elastik kavramalı komple çözümler sunabiliyoruz.
Ağırlıklı olarak hangi sektörlere yönelik çözümler üretiyorsunuz?
Dişsan’ın ağırlıklı olarak hizmet verdiği sektörlerin başında kırma eleme tesisleri, beton santralleri ve iş makinaları üreticileri, soğutma kulesi üreticileri, madencilik sektörü, demir-çelik fabrikaları, çimento fabrikaları, enerji ve kimya sektörü bulunuyor.
Büyük elevatör ve konveyörler için helis alın dişlili, paralel milli DA serisi ya da helis konik dişlili DK serisi redüktörlerimizle müşterilerimizin ihtiyaçlarını karşılıyoruz. Motorlu redüktör istendiğinde DZGM/DMA ve DGM serisi redüktörlerimizi sunuyoruz. Ayrıca DG serisi mile geçme motorsuz redüktörlerimiz de konveyör sistemleri için en çok tercih edilen ürünler arasında yer alıyor. Değirmen redüktörleri olarak da DA serisi paralel milli redüktörlerimiz kullanılıyor. Mikser redüktörleri olarak tek milli mikserlerde DMA serisi, çift milli mikserlerde planet serimiz olan DKP serisi kullanılıyor. Agitatör redüktörleri olarak motorlu, flanşlı ve kovanlı DMFK serimiz de yoğun talep görüyor.
Satış ve satış sonrası hizmetleriniz hakkında bizi bilgilendirir misiniz?
Öncelikle satış ekibi olarak çalışma şartlarına uygun uzun ömürlü redüktör seçimi yapılmasına çok önem veriyoruz. Redüktörün malzeme kalitesi, üretim kalitesi ne kadar iyi olursa olsun çalışma koşulları göz önünde bulundurulmadan yapılan yanlış seçimler redüktörlerin erken arızalanmasına neden olmaktadır. Kullanıcıların bilgi düzeylerinin farklı seviyelerde olduğunu görüyoruz. Doğru seçimin yapılması için müşterilerimizin proje, makina bakım ve işletme bölümleri ile görüşerek destek veriyor, yanlış seçimler konusunda uyarıyoruz.
Satış sonrası yaklaşımlarımızda da müşteri odaklı bir kültür benimsiyoruz. Satış öncesi, satış ve satış sonrasını bir bütün olarak görüp, her aşamada tam müşteri memnuniyetini hedefliyoruz. Öncelikle teklif aşamasında belirtilen teslimat süresine uymaya azami dikkat gösteriyoruz. Müşterilerimizin iş devamlılığına çok önem veriyoruz. Örneğin, bir beton santralinin birkaç saatlik durması bile çok büyük iş kayıplarına sebep olabiliyor. Bu bilinçle tamir/bakım için gelen redüktörlere öncelik verip, hızlı hizmet sağlıyoruz. Ürettiğimiz redüktörlerin dişlilerini stoklarımızda bulundurarak, gerektiğinde müşterilerimize hızlı yedek parça temin ediyoruz.
Bu ayki kapak konumuz güç aktarım ürünlerindeki yenilikler; firma olarak, Ar-Ge çalışmaları kapsamında bizimle paylaşabileceğiniz gelişmeler mevcut mu?
Ar-Ge faaliyetlerimiz hem tasarım alanında hem de uygulama alanında sürekli olarak devam eden bir süreç. Yenilenen ihtiyaçlara cevap verebilmek, ürünlerimizin yüksek kalitesini devam ettirebilmek ve müşterilerimize daha verimli, daha uzun ömürlü ürünler sunabilmek için tasarım, malzeme, üretim prosesleri konularında araştırma ve iyileştirme faaliyetlerini devamlı olarak sürdürüyoruz. Çeşitli sektörlerdeki müşterilerimizin farklı ihtiyaçlarına göre ürünlerimizi geliştiriyoruz. Bu ancak uzun yılların tecrübesiyle gelen mühendislik birikimi ile mümkün olabiliyor.
Geçen sene başlayan Ar-Ge çalışmalarımız sonucunda, atbaşı petrol pompası redüktörünün tasarımını ve imalatını gerçekleştirdik. Daha önce yurt dışından ithal edilen bu ürünün yerli üretimini sağlamış olduk. Uygulamaya özel olarak tasarladığımız bu redüktörler, petrol çıkarma tesislerinde kullanılmaya başlandı.
Kullanıcılara komple çözümler sunmak adına kaplin çözümleri de geliştirdiğinizi biliyoruz; bu konuda bilgi alabilir miyiz?
Kaplinler, güç aktarım sistemlerinin önemli elemanlarıdır. Kaplinler, motor ile redüktör veya redüktörle iş makinası arasında bağlama elemanı olarak kullanılmaktadır.
DYHK model elastik kaplinlerimizi, C45 imalat çeliğinden bütün yüzeyleri işlenmiş olarak üretiyoruz. Elastik takoz malzemesi olarak, sürtünmeye ve darbelere çok dayanıklı bir malzeme olan poliüretan elastomeri (Vulkollan) kullanıyoruz.
DHK model hidrolik kaplinlerimizi, elastik kavramalı ve v-kayışı kasnaklı olmak üzere iki tipte üretiyoruz. Kaplin gövdesini, alaşımlı alüminyum dökümden; pervane göbeği ve elastik kaplin gövdesini C45 imalat çeliğinden imal ediyoruz.
Dişli kaplin ürünümüz de, düşük devirlerde, küçük hacimde yüksek moment taşımak gerektiği zaman tercih ediliyor.
Piyasadaki rekabet ortamını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Sektörde fiyat düşürmeye dayalı rekabet yaşanması üreticileri zorlamaktadır. Fiyat-kalite dengesi bilincinin tüm sektörlerde gelişmesi, hem üretici hem de kullanıcı için gerekmektedir. Sürekli fiyata dayalı rekabet, sektörün teknolojik ve kalite gelişimini olumsuz etkiler düşüncesindeyiz.