Connect with us

Kaplin ve U-Bağlantıları

Ünsal Makina’da farklı döküm standartları

Published

on

Demir döküm yönteminin ilk kez Çin’de MÖ 300’lü yıllarda Khan Hanedanı döneminde, 1.400°C üzerindeki sıcaklıklarda ergitilmiş demirin kalıplara dökülerek biçimlendirilmesi ile başladığı tahmin edilir. Demir devrinin Avrupa’ya ticaret kanalı ile Balkanlar üzerinden, demir fırınları ve işçiliği ile beraber Anadolu’dan ulaştığı anlaşılmaktadır. Yani Anadolu tüm kültürlerin beşiği vazifesini gördüğü gibi dökümcülükte de en eski olma özelliğini korumuştur. Konya Çumra yakınındaki Çatalhöyük kazısında MÖ 6000 yıllarında Anadolu’da madencilik yapıldığı tespit edilmiştir.  

Döküm endüstrisinin en yüksek tonajlı ürünü dökme demirlerdir. Dökme demirlerin iyi bir malzeme oluşu ve üretim maliyetinin düşük olması kullanım alanını genişletmektedir. Dökme demirler çok geniş bir aralıkta değişen mukavemet, sertlik, işlenebilirlik, aşınma direnci, korozyon direnci ve diğer özelliklere sahiptirler. 

Dökme demir, yüksek fırından elde edilen ham demirin kupol ocaklarında karbonunu yakarak %1,7 ila %3’e kadar düşürmek suretiyle elde edilen, düşük sıcaklıklarda ergiyen akıcı bir malzemedir. Ergime sıcaklığı yaklaşık 1250°C’dir. Kendini çekme özelliği %k=1~2, yoğunluğu 7,2–7,4 g/cm3’dür.  İçerisinde Karbon (C), Silisyum (Si), Manganez (Mn), Kükürt (S) ve Fosfor (P) bulunur. Dökme demirde karbonun yanı sıra silisyum da bulunduğundan ve soğuma hızının yavaş olmasından katılaşma sırasında karbon grafit halinde katılaşır. Dökme demirler, birçok farklı özellik içeren bir demir alaşım ailesidir ve isimlerinden de anlaşılacağı gibi, katı halde çalışılmayıp istenilen şekle dökülerek getirilirler. Belirli özellikleri kontrol etmek ve çeşitlendirmek için başka metalik ve ametalik alaşımlar ilave edilir. 

Döküm ürünleri çoğu sanayi dalında bir girdi olarak kullanılmaktadır. Öyle ki, sanayi mamullerinin %90’ında en az bir adet döküm ürünü bulunmaktadır. Yani Türk döküm sektörü; Türk imalat sanayiinin temel taşlarından biridir. Aynı zamanda tasarımdan prototipe, testlere ve nihai ürünlere kadar başta makine, ulaşım araçları ve savunma sanayii olmak üzere tüm üretim taleplerini karşılayabilecek durumdadır. 

Yeni malzemelerin yarattığı rekabete rağmen dökme demirler ekonomik ve binlerce mühendislik uygulamasına uygun malzemeler olduklarını kanıtlamışlardır. Dökme demirler düşük maliyeti, döküme elverişliliği ve yüksek basma dayanımları sebebiyle geniş kullanım alanına sahiptirler. Eğer başka katkı elemanı yoksa dökme demirde en az %1,7 karbon bulunur. Dokuda %1,7’den az karbon varsa bu malzeme dökme demir değildir. Dökme demirdeki yabancı maddeler ve katkı elemanları bulunduğu zaman karbon miktarı daha düşük olabilir. 

Teknolojik gelişmelerle büyük parçalar yerine küçük parçalar daha işlevsel ve montaj edilebilir hale geldi. Örneğin malzemelerdeki elementlere varana kadar saydığımızda bir CNC tezgâhında 10-15 bin, bir traktörde 15-20 bin, bir otomobilde 20-25 bin, bir tankta 40 bin, bir uçakta 100 bin ve bir denizaltıda 120 bin adet malzeme bulunmaktadır. Çok sayıda malzemenin bir araya getirildiği bu karmaşık sistemlerin her biri önemli görevleri yerine getirmektedir. Dolayısıyla bu malzemelerin doğru ve bulundukları yerdeki şartlara uygun seçilmesi çok önemlidir. Aksi takdirde çalışma sırasında sistemin söz konusu parçası kırılıp can ve mal kaybına sebep olabilir. 

Makine parçalarının görevlerini yapabilmeleri de özellikleri ile ilişkilidir. Bir teknik elemanın doğru malzemeyi seçebilmesi için malzemelerin içyapısını ve imalat yöntemleri konusunda bilgi sahibi olması gerekir. 

Malzeme seçilirken; malzemenin yapısı,  özgül ağırlığı,  ergime ısısı,  elektrik ve ısı iletkenliği, düşük veya yüksek sıcaklık ortamında mı kullanılacağı, malzeme üzerine gelecek kuvvetler, malzemenin bulunabilirliği, işçiliğe elverişliliği, fiziki, mekanik ve teknolojik özellikleri, ekonomikliği, iç ve dış etkilere dayanımı, üretimde hangi yöntemlerin kullanılacağı gibi etmenler göz önüne alınmalıdır.

Malzemelerin kullanıldığı yere uygunluğu da son derece önemlidir. Uygun seçilen malzemeler sayesinde makinelerin, tezgâhların, makine parçalarının daha uzun ömürlü ve daha emniyetli olmaları sağlanacaktır. 

Ünsal Makina imalatının nihai ürünleri olan her çeşit kasnak, fan bağlantı elemanları, kaplinler, burçlar ve rulman yatakları imalatlarını özel olarak düşündüğümüzde ise,

  1. Mukavemet 
  2. Süneklik 
  3. Kararlılık 
  4. İmal edilebilirlik 
  5. Elde edilebilirlik 
  6. Korozyon direnci 
  7. Isı transfer özelliği gibi ana maddelerin mutlaka gözden geçirilmesi gereklidir. 

Ürünlerimiz genel olarak “pik döküm” olarak üretilmekle birlikte, kullanım yerine ve teknik ihtiyaca göre “sfero” dökümü de gerçekleştirmekteyiz.

İster pik ister sfero ya da çelik olsun, aslında hepsinin ana malzemesi ham demirdir. Ham demir, içerisine “karbon” katılmak suretiyle alaşım haline getirilerek güçlendirilir. Tercih edilen karbon oranına ya da karbon atomlarının dağılım şekillerine göre de farklı malzeme yapısı kazanırlar ve farklı isimler alırlar.

Elde edilen bu ürünlerin uluslararası standart gösterimleri bulunmaktadır. Bu kodlara bakarak kasnak dökümünde ne kullanıldığını ve ne kadarlık çekme kuvvetine dayandığını anlayabiliriz. Örneğin bir kasnak için GG20 veya GJL 200 ifadesini görürüz. Bu bize kasnağın pik döküm olduğunu ve 200 N/mm²’lik çekme mukavemetinde üretildiğini gösterir. Bunun dışında sfero dökümler GGG veya GJS ile ifade edilir. Standart olarak GJL 200 döküm (GG20) kalitesi uygulanmakla birlikte kullanılan makine ve elemanlarının işlevlerine göre GGG40 GGG50 üretime ihtiyaç ve rağbet hızla artmaktadır. Peki neden?

Sfero döküm, çeliğinkine benzer bir matris içinde dağılmış küre şekilli grafitlerden oluşan bir yapıya sahiptir. Mikro yapı açısından pik dökümden ayrıcalığı grafitlerin şeklidir.

Sfero döküm, pik döküme göre başlıca avantajları düşük ergime derecesi, iyi akışkanlık, iyi dökülebilme mükemmel işlenebilme ve iyi kesme mukavemetidir. Sfero döküm ürün mekanik özellikleri bakımından çelik döküme benzerken üretim yöntemi açısından dökme demir karakteri taşıyan özel bir malzemedir.

Pik döküm ve sfero döküm kimyasal bileşimleri (kükürt ve magnezyum haricinde) esas olarak birbirinin aynı olmasına rağmen bu iki dökme demir oldukça farklı katılaşırlar. Bu farklılık malzemenin mekanik özelliklerini de değiştirmektedir. Aşağıdaki tabloda görüldüğü üzere sfero ürünlerin çekme dayanımı, elastik modülü, darbe söndürme gibi mekanik özellikler bakımından GG25 e daha üstün özellikleri vardır.

Tablo 1- Sfero ve Pik Dökümün Kimyasal ve Mekanik Özelliklerinin Kıyası

Sfero dökümün üstün özellikleri de göz önünde bulundurulduğunda, aşağıdaki 2 tabloda da görüldüğü üzere sfero döküm eğrisinin yıllara göre gerek üretim ve buna bağlı olarak ihracatının da kat be kat arttığı sayısal olarak da görülmektedir. Sfero döküm çeliğinkine benzer bir matris içinde dağılmış küre şekilli grafitlerden oluşan bir yapıya sahiptir. Mikro yapı açısından pik dökümden ayrıcalığı grafitlerin şeklidir.

Sfero dökümün, pik döküme göre başlıca avantajları düşük ergime derecesi, iyi akışkanlık, iyi dökülebilme mükemmel işlenebilme ve iyi kesme mukavemetidir. Sfero döküm ürün mekanik özellikleri bakımından çelik döküme benzerken üretim yöntemi açısından dökme demir karakteri taşıyan özel bir malzemedir.

Pik döküm ve sfero döküm kimyasal bileşimleri (kükürt ve magnezyum haricinde) esas olarak birbirinin aynı olmasına rağmen bu iki dökme demir oldukça farklı katılaşırlar. Bu farklılık malzemenin mekanik özelliklerini de değiştirmektedir. Aşağıdaki tabloda görüldüğü üzere Sfero ürünlerin çekme dayanımı, elastik modülü, darbe söndürme gibi mekanik özellikler bakımından GG25’e daha üstün özellikleri vardır.

  2011 2012 2013 2014 2015 2016 2017 2018
Pik Döküm 625.000 610.000 600.000 650.000 675.000 650.000 720.000 602.971
Sfero Döküm 480.000 502.000 500.000 600.000 630.000 640.000 810.000 897.890
Çelik Döküm 152.000 140.000 135.000 140.000 150.000 166.000 170.000 192.372
Demir Dışı Döküm 170.550 185.000 300.000 350.000 380.000 427.500 440.000 546.987
Toplam Üretim 1.427.550 1.437.000 1.535.000 1.740.000 1.835.000 1.883.500 2.140.000 2.240.220

Tablo 2 ve 3- Türk Döküm Sanayiinin Üretim Rakamları (Ton)

Türk döküm sanayiinin üretim rakamlarında sfero döküm yüzdeliği Tablo 4’te de görüldüğü üzere 1982 yılında %2’lik bir dilim kaplayan sfero ihracat yüzdeliği %36’lık bir dilime yükselmiştir.

Yıl Pik Döküm Sfero Çelik Demir Dışı Toplam İhracat
1982 7.800 200 1.336 0 9.336
1983 7.540 322 1.270 0 9.132
1984 9.700 229 1.524 0 11.453
1985 8.400 232 1.935 0 10.567
1986 10.689 509 2.972 0 14.170
1987 18.234 705 2.198 0 21.137
1988 15.000 700 2.300 0 18.000
1989 17.189 2.200 2.500 0 21.889
1990 15.178 2.500 2.800 0 20.478
1991 14.420 2.400 3.900 0 20.720
1992 28.176 3.700 4.100 0 35.976
1993 28.176 6.072 3.813 0 38.061
1994 56.306 10.987 7.701 0 74.994
1995 61.900 14.870 8.006 0 84.776
1996 83.300 29.300 13.800 0 126.400
1997 98.000 39.000 21.000 0 158.000
1998 136.000 51.000 31.000 8.100 226.100
1999 153.000 55.000 41.000 9.200 258.200
2000 198.000 61.500 47.000 18.700 325.200
2001 211.000 72.000 49.000 22.000 354.000
2002 232.000 79.600 52.000 26.000 389.600
2003 251.500 87.000 59.000 35.000 432.500
2004 287.000 157.000 68.000 46.000 558.000
2005 295.000 190.000 70.000 75.000 630.000
2006 309.000 230.000 81.000 88.000 708.000
2007 340.000 260.000 90.000 95.000 785.000
2008 300.000 275.000 100.000 100.000 775.000
2009 278.000 260.000 67.000 87.000 692.000
2010 307.000 313.000 87.500 117.000 824.500
2011 320.000 310.000 97.000 138.000 865.000
2012 285.000 310.000 88.000 152.000 835.000
TOPLAM 4.382.508 2.825.026 1.108.655 1.017.000 9.333.189

Tablo 4- Türk Döküm Sektörü İhracatının Yıllara Göre Değişimi (Ton)

Ünsal Makina Ailesi olarak malzeme seçiminin güç aktarım organları üzerindeki etkisinin idrakinde olduğumuzu, bu konuda müşterilerimize gerekli mühendislik desteğini ücretsiz olarak verdiğimizi belirtmek isteriz. Bu destek bünyemizde çalışan, alanında uzman 15 mühendis kadrosu ve otomatik kalıplama / döküm hattı ile sağlanabilmektedir. Ki bu durum son yıllarda %200 seviyelerinde artış gösterdiğimiz GGG40, GGG50 imalatlarımızdan da rahatlıkla görülebilir durumdadır. 

Yazarlar

  • Sümeyye Çavdarcı, Endüstri Yüksek Mühendisi, Ünsal Makina
  • Belma Karatürk, Endüstri Mühendisi, Ünsal Makina

Türkiye'nin alanında en özel yayınlara sahip medya grubu MONETA'nın sektörel dergi ve portallarının yönetimine katkıda bulunmaktayım. MONETA bünyesinde yeni nesil yayıncılık anlayışıyla içerik yönetimini geliştirmeye devam ediyoruz.

Kaplin ve U-Bağlantıları

2023’te ikinci fabrikasını açan Ünsal Makina, yeni yıla büyük hedeflerle başlıyor

Published

on

By

Avrupa standartlarındaki kasnak üretimiyle güç aktarım sektörünün dünyaya açılan Türk markaları arasında yer alan Ünsal Makina, yıllar içerisinde üretime yaptığı yatırımları 2023 yılında devreye aldığı ikinci fabrikasıyla taçlandırıyor. 1972 yılından bu yana yükselen büyüme grafiğini son 3 yılda oldukça hızlandıran firma, 2020 yılında 12 ülkeyle çalışırken, bugün üretiminin yüzde 60’ı ile 32 ülkeye ihracat yapıyor. Bunun yanı sıra, son 3 yıldaki büyümesini istihdama da yansıtan Ünsal Makina, 2020 yılında 85 tam zamanlı çalışan ve 4 mühendisle çalışırken, 2024 yılında 140 tam zamanlı personel ve 17 mühendis kadrosuyla hizmet veriyor.

Geçtiğimiz yıla kadar CNC hattı, deposu ve genel merkezinin yer aldığı 10.000 metrekarelik bir yüzeyi kapsayan fabrikasında üretim yapan Ünsal Makina, üretim hattına yaptığı yatırımları 2023 yılında devreye aldığı 20.000 metrekarelik bir alan üzerine inşa edilen ikinci fabrikasıyla taçlandırıyor. İçerisinde dökümhanenin bulunduğu yeni fabrika, Ünsal Makina’nın yeni otomatik hatlarını da barındırıyor. Otomatik hattının da devreye girmesiyle 2024 hedeflerinde büyük değişimler yaşamayı hedefleyenÜnsal Makina, yıllık döküm kapasitesi bakımından ele alındığında 2020’de 2 bin ton kapasite ile çalışırken, yeni yatırımlarıyla birlikte 2024’te 11.000 ton döküm elde etmeyi planlıyor. Reklamasyon hattının uygulanmasıyla otomatik kalıplama yatırımını birleştirecek olan firma, ürün fiyatlarında rekabetçi bir düşüş yapmayı hedefliyor.

Avrupa standartlarındaki üretimiyle kalite konusunda oldukça büyük bir pazara hitap edenÜnsal Makina, müşterilerinin taleplerine göre materyal sertifikası, kimyasal analiz, balans raporları, boya raporları gibi birçok sertifika sağlıyor. Bunun yanında eğitimi her zaman ön planda tutan marka, SPC / MSA ve FMEA gibi eğitimlerle çalışanlarının gelişimine de katkıda bulunuyor.

Müşterilerinin ihtiyaçlarını en iyi şekilde karşılayabilmek için “Her Zaman Güncel Kal” felsefesini vizyonu olarak merkezine alan Ünsal Makina, büyüme tutkusuyla ilerlediği yolda sürekli ve sonu olmayan bir şekilde yürümeyi planlıyor.

Continue Reading

Kaplin ve U-Bağlantıları

Ağır sanayi uygulamaları için Roba-DS Lamelli Kaplinler

Published

on

By

Ağır sanayi uygulamalarında aşırı yükler oldukça fazla ve ortam koşulları mekanik ürünler için oldukça zorlayıcı olabilir. Bu tarz ağır uygulamalardan kullanılacak kaplinlerden yüksek kalite, dayanıklılık ve eksen kaçıklıklarını çok iyi sönümlemesi beklenir. Ayrıca ortam koşullarından minimum düzeyde etkilenmesi ve bakım istememesi gibi avantajlar sağlayan kaplinler daha uygun çözümler sunmaktadır.

Bu noktada Roba-DS serisi çelik lamelli kaplinler bu tarz uygulmalar için biçilmiş kaftandır.

Kaplinlin uygulamalarda 2 temel işlevi vardır.

1-Mil-Mil arası güç aktarımı sağlamak

2-Eksen kaçıklıklarını sönümlemek

Bunların yanı sıra dış ortam koşullarına karşı dayanıklılık, bakım istememe, yüksek torsiyonel rijitlik ve 6.000mm’ye kadar şaft boşluğu uzatma imkanı ile ağır uygulamalar için Roba-DS kaplinler 1 adım daha öne geçmektedir. 

Roba-DS kaplinlerin çelik yapısı ve paslanmaz çelik lamelleri sayesinde hem dış ortama karşı aşırı bir dayanım gösterir hem de yağlama veya temizlik gibi periyodik bakımlara ihtiyaç duymaz. Bu sayede uygulamalardaki gres sarfiyatını düşürmeye ve zamandan tasarrufa yardımcı olur.

Ayrıca sonlu elemanlar yöntemi ile dizayn edilen lamel yapısı yüksek rijitlik ve uzun kullanımda minimum aşınmayı sağlar. Farklı uygulamalar için farklı lamel yapılarıyla yüksek tork (110.000Nm’ye kadar) veya yüksek eksenel kaçıklık sönümleme imkanı sağlar. Bu farklı lamel yapıları lamel adeti, sertliği/yumuşaklığı veya bağlantı metodundaki değişmler ile sağlanmaktadır.

Ayrıca konik bağlantılı lamel bağlantı burçları aşınmaların önüne geçerek, çift yönde çalışan uygulamalar için alternativ tork iletimi 100% seviyesindedir. Bununla beraber boşluksuz güç aktarımı sağladığı için boşluksuz çalışması beklenen servo veya pozisyonlama uygulamaları için uygundur.

Mayr Roba-DS serisi kaplinler çok farklı dizayn alternatiflerini müşterilerine sunmaktadır. Konik sıkmalı, ara uzatmalı, tork limitör ilaveli, kamalı, flanş bağlantılı vb… birçok farklı yapıyı sunabilmektedir.

Özetle Mayr Roba-DS serisi kaplinler tüm bu özellikleriyle ağır sanayi uygulamaları için dişli, çelik yaylı veya çeşitli elastik özellikteki kaplinlere uygun bir alternatif olarak geniş ürün yelpazesiyle sektöre hizmet eder. Daha detaylı bilgi için websitemizden ürün katalogları indirebilir veya Türkiye ofisimizden destek alabilirsiniz.

Dizayn örnekleri

Mayr Roba-DS serisi kaplinler çok farklı dizayn alternatiflerini müşterilerine sunmaktadır. Konik sıkmalı, ara uzatmalı, tork limitör ilaveli, kamalı, flanş bağlantılı vb… birçok farklı yapıyı sunabilmektedir.

Özetle Mayr Roba-DS serisi kaplinler tüm bu özellikleriyle ağır sanayi uygulamaları için dişli, çelik yaylı veya çeşitli elastik özellikteki kaplinlere uygun bir alternatif olarak geniş ürün yelpazesiyle sektöre hizmet eder. Daha detaylı bilgi için websitemizden ürün katalogları indirebilir veya Türkiye ofisimizden destek alabilirsiniz.

Continue Reading

Trendler

Güç Aktarım Sistemleri - Redüktörler, Rulmanlar, Motorlar, Sürücüler sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya devam et