Spor bahisleri pazarının en büyük kumar kuruluşu ve online casino Mostbet kapılarını Türkiye'den oyunculara açıyor. Çeşitli etkinlikler, yüksek oranlar, basit kayıt, çeşitli bonuslar, promosyonlar, ücretsiz bahisler ve bedava çevirmeler sunmaktan mutluluk duyuyoruz. Kullanışlı mobil uygulamamız Mostbet bahislerini çevrimiçi izlemenize olanak sağlayacaktır.
Connect with us

Rulmanlar

Rulman Ticaret Genel Müdürü İbrahim Bayındır; “Amacımız, sürekli ileri doğru gitmek”

Yayın Tarihi:

-

rulman ticaret genel muduru ibrahim bayindir Camacimiz surekli ileri dogru gitmekC 175

Rulman Ticaret Genel Müdürü İbrahim Bayındır’ın, sorularımızı cevaplandırdığı röportajımızda Bayındır, RULMAN TİCARET’in yıllardır sektörde edindiği deneyimleri ve sektöre bakış açısını bizimle paylaştı.

Rulman Ticaret Genel Müdürü İbrahim Bayındır’ın, sorularımızı cevaplandırdığı röportajımızda Bayındır, RULMAN TİCARET’in yıllardır sektörde edindiği deneyimleri ve sektöre bakış açısını bizimle paylaştı.

 ibrahi_Bayindir

İbrahim Bey iş hayatınıza nasıl başladınız?

Biz, Mustafa-Salih-İhsan-İbrahim Bayındır olarak, rulman sektörüyle Sayın Vahdet Tiryakioğlu vesilesi ile tanışmışızdır.  Mustafa, Salih ve İhsan Beyler Vahdet Bey’le birlikte uzun seneler beraber çalışmışlar. 1984’te Rulman Ticareti Ümraniye’ye açtılar ve bana emanet ettiler. Vahdet Bey bizim öğretmenimizdir. Çünkü hepimiz onun yanında yetiştik.

1988’de Salih Bey’le çalışmaya başladık. 1994 yılında Vahdet Bey, rulmancılığı bırakıp sadece kayış işine başlayınca, 1994 yılında Mustafa Bey de bizimle çalışmaya başladı. Mustafa Bey uzun süre Vahdet Bey’le çalıştığı için, birikimi ve piyasa tecrübesi bizi toptancılığa yöneltti. Mustafa Bey’le toptancılığa başladık ve bize yeni bir yol açtı. Toptancılık yolu açılınca biraz daha büyümeye başladık. 46 metreyle başladık, sonra 56 metreye çıkarttık alanımızı. Şu anda Ümraniye Sanayi Sitesi’nde 1000 m² yerimiz var. 1998’de Gebze’de, sonrasında Sultanbeyli’de ve 2013’te Gebze Dilovası’nda şubeler açtık. Öte yandan 1998 yılı bizim imalat ile tanışma yılımız oldu. Mustafa Bey önderliğinde Birlik Manşon Sanayi Limited Şirketi’ni kurduk ve BMS markası altında ilk olarak manşonları (Rulman Adaptörü) üretmeye başladık. Firmamıza olan ilgi ve alaka giderek çoğaldı ve bunu ürün gamımızı genişletmek izledi. Rulman adaptörlerine mil kaplini, ardından özel-teflonlu somunlar ve KMT somunları da ilave ederek imalat sektöründe söz sahibi olmaya başladık. Bunu da, gergi rulmanları üretip otomotiv sektörüne adım atmamız izledi. Şuan da sahip olduğumuz plastik enjeksiyon makineleri ve CNC tezgahları, kalitemize ilave, üretimimize hız vermemize vesile oldu. Mevcut yerimizi de genişlettik.

Şube sayımızı çoğalttık. Devamlı araştırmaya da devam ediyoruz. Yurtdışı fuarlarında gördüğümüzde imalatımıza neler katabiliriz, neleri ilave edersek kendimize yeni bir katma değer sağlarız veya yurtdışından temin edilen ürünlerdeki açığı biz nasıl kapatırız diye çalışmalar yapıyoruz.

Ebatlarına ya da malzeme çeşitliliğine göre rulmanları sınıflarına ayırmak mümkün mü?

Bilyalı rulmanlar; oynak bilyalı rulman, eğik bilyalı rulman, eksenel bilyalı rulman ve sabit bilyalı rulmanlardır. Oynak bilyalı rulmanlarda iki sıra bilya vardır. Bu rulmanlar -40 ila 120 derece arasında yağlanmadan ve bakıma ihtiyaç duymadan hesaplanan ömürleri boyunca sorunsuz çalışabilir.

Eğik bilyalı rulmanlar, diğer bilyalı rulmanlara göre daha fazla eksenel yük taşıyabilirler. Tek sıra eğik bilyalı, çift sıra eğik bilyalı, dört nokta temaslı eğik bilyalı ve çift sıra kam takipçi eğik bilyalı olmak üzere dört çeşittirler.

Eksenel bilyalı rulmanlara Türkiye’de BÜTE de denir. Sadece eksenel yük altında dönmesi gereken makinelerde kullanılır. Eksenel yükün tek ya da çift yönlü olmasına göre tek sıra bilyalı ya da çift sıra bilyalı büteler kullanılabilir.

Sabit bilyalı rulmanlar, piyasada en yaygın kullanımı olan en basit rulman tipidir. Orta boy elektrik motorlarında bu tip rulmanlar kullanılır. Makaralı rulmanlar ise silindir makaralı rulman, oynak makaralı rulman, konik makaralı rulman ve eksenel makaralı rulmanlardır.

Silindir makaralı rulmanlar, çok yüksek radyal yük taşıyabilmelerine karşın eksenel yük taşıyamazlar. Eksenel kaymalara müsaade ederler. Yüksek hızlarda dönebilir ve sessiz çalışırlar. Tek sıralı ve çift sıralı olarak temin edilebilirler.

Oynak makaralı rulmanlar, çok ağır yük altında çalışabilir, eksenel dönmeye olanak verirler. Güçlü, açısal kaçıklıklara uygun oynak rulmandır. Zor çalışma şartlarında bile yüksek duyarlılık ve uzun ömür sağlar. Çevirme millerinde, ağır makinelerde, motorlar gibi birçok yerde kullanılır.

Konik markalı rulmanlar çok yüksek radyal ve eksenel yükler taşıyabilirler. Orta hız ve dayanıklılığın önemli olduğu ağır uygulamalarda kullanılır.

Eksenel makaralı rulmanlar, çok yüksek eksenel yükler söz konusu olduğunda kullanılırlar. Sadece bir yönde eksenel yükler taşırlar.

İğneli rulmanlar, tek veya çift sıralı olarak üretilen, dış bilezikten, iğneli kafesten ve çıkarılabilir iç bilezikten oluşan ünitelerdir. Bu rulmanlar, contalı veya açık tip olarak mevcuttur. Rulman, ömrünü yüzde 80’e kadar uzatmak için ultra temiz çelikten üretilmiştir. Eksenel ve radyal yükler için basitlik, küçüklük ve ekonomiklik sağlarlar. İğneli rulmanlar, ayarlı iğneli rulmanlar ve kombine iğneli rulmanlar gruplarına ayrılır.

Çalışma koşullarına göre rulmanları çeşitleri değişiyor mu?

Gürültü azaltmak, absorbe etmek ve iyi bir sızdırmazlık için plastik kafesli rulmanlar kullanılır. Metal kapaklar iyi sızdırmazlık değildir, yükse sıcaklıkta çalışıyorsa metal kapaklı rulman kullanılır. Standart plastik kapaklı rulmanlarda, plastik malzemesi Nitril kauçuktur. Plastik kapak, iç bileziğin üst kısmına dokunur ve sızdırmazlık sağlar, metal kapak ise dokunmaz. Eksenel açıklığın olduğu yerlerde oynak bilyalı veya oynak makaralı rulman kullanılır, fener mii rulmanları yüksek devirde döner.

Rulmanlar sadece ortamdan veya çalışma esnasındaki kendi sıcaklığından etkilenmez, aynı zamanda takılı olduğu milden gelen sıcaklığı da üzerine çeker, bunlar göz ardı edilmemelidir. Rulmanın çalışma sıcaklığını ilk başta yuvarlama elemanlarının dönerken yaptığı sürtünme belirler. Sızdırmazlık elemanlarına sahip rulmanlarda sürtünme daha fazla olacaktır. Tasarım yapılırken milin ısıl genleşmeden dolayı boyda meydana gelebilecek uzama miktarı da düşünülüp, buna göre rulmanın yataklama yapılması gerekli ve yatak içerisinde gezinme sağlanmalıdır.

Rulmanların bakım ve onarımlarına ilişkin nelere dikkat edilmeli? Hangi sıklıkta bakım yapılmalı ya da değiştirilmeli?

Rulmanların büyük kısmı gres ile yağlanır ve arızların çoğu uygun olmayan ve uygun miktarda kullanılmayan yağlamalardan kaynaklanır. Rulmanlar sıvı yağ ile yağlandığında daha kaliteli bir yağlama yapılmış olur.

Rulman bakımında en önemli faktör uygun yağ kullanımı, yağlama periyodu ve yağlama miktarıdır. Yağ içerisinde katkı maddeleri rulmanın daha verimli ve daha uzun ömürlü çalışmasını sağlar. Yağ film tabakası yuvarlama elemanı ile yuvarlanma yüzeyi arasında kalarak kuru sürtünmenin önlenmesini sağlamış olur. Yataklar havalı gres pompaları ile yapılanırsa daha verimli sonuç alınır. Pompa yağı basınçla rulman içerisinde nüfuz ettireceğinden rulman ömrü en üst seviyeye çıkar.

Rulmanlarda meydana gelen hasarlar birlikte çalıştıkları diğer rulmanlara ve dişlilere aks edecek ve onları da bozacaktır. Yapılan işin kalitesinin kötü olmasına neden olacaktır. Rulman kontrolleri sesine ve titreşimine bakılarak anlaşılabileceği gibi, sökülerek frekans analizleri yapılarak da kontrol edilebilir.

Yeni kullanılmaya başlanan diğer bir yöntem ise rulmanların sökülmeden doğal çalışma ortamlarındaki frekanslarının ölçülmesidir. Her şeyden önce rulmanların çalıma ortamlarının temiz olması gerekmektedir. Özellikle montaj alanındaki çevre koşullarının temizliği titizlikle kontrol edilmelidir. Hasar tespit yapılan rulmanların hemen değiştirilmesi gerekmekte ve çalıştığı diğer elemanların da zarar görmesini engellemektedir. Rulman bakımı yapılırken basınçlı hava ile temizlik yapmaktan kaçınılmalıdır. Tavsiye edilen yağ cinsi ile yağlanmalıdır.

Öne çıkarmak istediğiniz bir ürün/firma hakkında detaylı bilgi verir misiniz?

Rulman ticaret olarak 2009’den beri KOYO’nun Türkiye distribütörüyüz, KOYO dünyanın sayılı rulman tedarikçi firmalarından biridir. Koyo Seiko 1921’de Ikeda tarafından kuruldu. İlerleyen yıllarda dünyanın sayılı rulman ve otomotiv direksiyon sistemleri imalatçısı oldu.

Koyo Seiko Co Ltd. ve Toyoda Machine Works Ltd., 1 Ocak 2006’da birleşerek JTEKT şirketini oluşturmuştur. Şirketin merkezi Osaka-Japonya’da olmakla beraber, Avrupa, Asya, ABD ve Güney Amerika’da faaliyet göstermektedir. Dış çağı 7 metre olan rulmanlardan iç çapı 1 mm olan rulmanlara kadar geniş bir ürün kalemi vardır. KOYO’nun 7 ülkede rulman fabrikası ve 3 kıtada araştırma-geliştirme teknik mühendislik merkezi vardır. JTEKT Holding kendisini oluşturan iki firmanın getirdiği güçlü teknoloji tabanı ile üst düzey kalite rulman ve rulman ekipmanları KOYO markası altında üretilebilmektedir.

KOYO,  demir çelik sektöründe de önemli OEM çalışmaları yapmıştır. Dünyanın en büyük demir çelik proje firmalarından SMS ile ortak projeler yürütmüştür ve bu vesileyle teknolojisini, rulmanın yanında komple merdane üretimi, montajı ve redüktörlerin ana tahrik şaftları üretimi, montajı şeklinde de sunabilmektedir. JTEKT holding, 2009 yılında TIMKEN’in iğneli rulman bölümü Torrington’u alarak KOYO’nun alt departmanı haline gelmiştir. KOYO ve Torrington’un birleşmesi, dünyanın en güçlü iğneli rulman departmanlarından birini oluşturmuştur. KOYO, iğneli rulmanları, KOYO İğneli Rulmanlar markası ile üretilmektedir.

KOYO, rulman, direksiyon, makine parçaları ve aktarma organları alanlarından yoğunlaşmıştır. KOYO otomotiv, tarım ve yapı endüstrisi, ağır sanayi, makine araçları, elektrikli motor ve genel makine gibi pazarlara orijinal ekipman üreticilerine ve tedarikçilere inovatif çözümler sunar. JTEKT müşterinin yüksek beklentilerini karşılamayı ve toplumun güvenini kazanmayı amaçlar. JTEKT şirketi şu anda dünyanın ikinci en büyük direksiyon sistemleri üreticisidir.

Bir diğer marka ise ARB… ARB, Hindistan’ın başlıca rulman üreticilerinden biridir. 1990’DA kurulan şirket, konik makaralı rulman, bilyalı rulman, silindirik makaralı rulman, yuvarlak makaralı rulman, debriyaj rulmanı, iğneli rulman, UCP rulman, su pompası rulmanı, tek sıralı bilyalı rulman, açısal bilyalı rulman üretmektedir. Bu rulmanların, dizel motorlar, makine araçlar, vinçler, su pompası montajı, tekstil ve tarım araçları, elektronik motorları, fanlar, bulaşık makineleri, kâğıt üretim makineleri gibi otomotiv ce sanayi alanlarında uygulamaları vardır.

ARB’nin rulman imalatçısı olarak başarısı kalite ve düşük maliyet arayışından gelir. İmalat kalitesine ve düşük maliyete odaklanması sonucu Hindistan’ın önde gelen mühendislik şirketlerinden biri haline gelmiştir. Rulman endüstrisinde 40 yıllık tecrübesiyle profesyoneller tarafından yönetilir. Başlangıcından itibaren kısa bir sürede, kendine otomotivden endüstriyel makineler, ev aletlerine kadar kendine yer edinmiştir. Başlangıçta kişisel bir girişimken ARB şu an yıllık büyümesi yüzde 40 olan bir limitet şirketidir. Ülke genelinde distribütörleri, bayileri ve orijinal parça imalatçıları sayesinde, bu büyüme yıllar boyunca sürmüştür.

WİN Fuar’ında katılımcı olarak yer aldınız. Sizce nasıl geçti fuar?

2013 Haziran Win Fuarı beklentilerimizi karşılamadı, beklentilerimizin çok altında kaldı. Bizim alışmış olduğumuz Win Fuarı değildi. Bizim alışmış olduğumuz Win Fuarı kalabalık ve yorucu olurdu. Son iki senedir bu kadar yoğun değil. Özellikle bu sene en kötü Win Fuarını yaşadık.

 rulman_ticaret 

Sizce, bunun sebepleri neler?

Bunun nedenlerinden biri fuar firmasının hol-talep sayısını sebep göstererek otomasyoncular ile makinecileri ayırmasıdır. Daha önce hol sayısı azdı. Hol sayısının çoğalttıkları halde birinci ve ikinci faz olmak üzere ikiye ayırdılar. Bizim bildiğimizi fuar organizatörleri de pek ala biliyorlar; makine bir bütündür. Bir makinede hem otomasyon hem de makine grubu vardır. Önceleri iyi gidiyordu fakat son iki senedir fazla talep yok. Anadolu’dan birinin geleceğini düşünün, müşteri tercih yapmak durumunda kalıyor. Müşterilerimiz bu durumu birebir bana da iletiyorlar. Diyorlar ki; “İbrahim Bey, iki faz arasında tercih yapmak durumundayız.’’

Fuarların arasında bir ay gibi bir süre olduğundan dolayı da katılımcılar gelemiyordu. Sanırım fuar organizatörleri, iki fuar arasındaki süreyi uzatırsak iyi olur diye düşündü, ama sonuç hüsran oldu. Fuarcılar bile fuarı gezmediler. Unutulmaması gereken bir şey var; böyle yaparak fuarlara olan talep artmaz, aksine sadece zamanla fuarların eski cazibesini kaybetmesine neden olunur.

Bu durum böyle devam ederse 80m² ile katıldığımız fuarlara, seneye otomasyon fuarına 25-40m², makineye de 40 m² ile katılarak fuarları ikiye bölmeyi düşünüyorum. Makine fuarı bu şekilde devam ederse çıkmayı bile düşünürüz. Fuarda sohbet ettiğimiz kişiler de bizimle aynı fikirdeydi. Alan ve stand parası harcıyorsunuz, personelinizi ve mesainizi ayırıyorsunuz. Fuara katılma amacımız ürün satıp para kazanmak değil ki… Biz dostlarımızı, müşterilerimizi görmek istiyoruz. Bu sene müşterilerimden bile gelen olmadı. Belki de insanların haberi bile yok!

2013’ün ilk yarısını geride bıraktık. Nasıl geçti sizin için?

Maalesef satışlarımızda değil ama kar oranlarımızda düşüş var. Dünya globalleştikçe rekabetten dolayı kârsızlıklar başladı. Ama kar oranlarındaki azalma birebir ciromuzu etkilemedi. Çünkü bir tarafta düşüş yaşarken diğer taraftan, üretimimizdeki ve ihracatımızdaki artış birbirini dengeliyor. Olmadığımız bölgelere giderek, yeni sahalar bularak kendimizi koruyoruz. Biz hep ileri doğru gitmeyi amaçlıyoruz.  Ama bu sene artışların daha fazla olması gerektiğine inanıyorum.

Rulman Ticaret’in önümüzdeki dönemler için projeleri nelerdir?

Muhabbetimizin başında da bahsettiğimiz gibi, biz bulunduğumuz yerde 46 metreyle başladık. Şimdi 1000 metreye yakın kendimize ait yerimiz var. Daha müstakil bir yere geçme planlarımız vardı; 2014 yılında kısmetse yeni yerimize geçmeyi düşünüyoruz.

Düşündüğünüz bir yer var mı?

Bizim imalatımız var. Bu imalatı toptan ve perakende olarak ayırmak istiyoruz. Şuan da bulunduğumuz yerde hem toptan hem perakende satış yapıyoruz. Hepsinin beraber olması bizi biraz yoruyor ve bazı aksamalara sebep oluyor. Bu yüzden toptan, ihracat, ithalat ve imalatı hepsini bir çatıda toplamayı düşünüyoruz.

Hangi ülkelere ihracat yapıyorsunuz?

Yunanistan, Bulgaristan, Çek Cumhuriyeti, Cezayir, Mısır, İtalya, Fransa, Moskova’ya ihracatımız var… İhracatımız 2013 senesinde başladı. Pazarda kayıplar olurken dışarıya açılmamız bizi dengeliyor. Şuan çok ciddi oranlarda olmasa da, ihracat yapmak bizi mutlu ediyor. Yurt dışında markamızı bilinir kılmak ve yurtdışı firmaları ile iletişime geçebilmek için yurtdışı fuarlarına katılıyoruz.

Önümüzdeki dönemlerde katılacağınız fuarlar hangileri?

Moskova’ya fuara gideceğiz. Yurtdışındaki 5. fuarımız olacak. Bundan sonra devamı da gelecek. Mısır’la tekrar sözleşme imzaladık, 2014 yılı için. Nijerya’ya da gitmeyi düşünüyoruz.

 

Grubunuzda kaç şirket bulunmakta?

Rulman Ticaret bizim ana kuruluşumuz. 1994 yılında Aytaç Rulman’ı kendi bünyemize dâhil ettik. Ardından 1998 yılında kurduğumuz Birlik Manşon Sanayi Limited Şirketimiz mevcut. 1998 bizim için hızlı bir yıl oldu. 1998’de Emes (Endüstriyel Makine Ekipmanları Sanayi ve Ticaret) A.Ş ile ortak olarak tekerlek üretmeye başladık. Değişik alanlarda değişik ortaklıklar kurarak piyasada yer etmeye çalışıyoruz. Daha sonra 2003 yılında Rulman Dünyası diye Vahdet Bey’le ortak olarak bir firma kurduk.

Kalifiye eleman bulma sıkıntısı var mı?

Kalifiye eleman bulma sıkıntısı çok var. Biz piyasadan eleman bulmuyoruz, sorun olabiliyor. Genellikle çırak usta ilişkisinde elemanlarımızı yetiştiriyoruz.

Sektörünüzle ilgili üye olduğunuz dernek var mı?

Rulmancılar olarak yan yana gelir, aynı masa da sohbet ederiz; ama bir araya gelmemiz çok zor. RULDER ve RULBİR diye dernekler kuruldu; fakat ikisi bir araya gelerek kendilerini ifade etmekte zorlandıklarını düşünüyorum.

Son olarak sizin söylemek istediğiniz bir şey var mı?

Yaklaşık 1998’den beri inşaat ve konut yapıyoruz. Aynı zaman da fabrika inşaatları yapmak için projelerimiz gündemimizde. Temennimiz bu yönde.

Ama bizim şu an yaptığımız işlerin başında konut projelerimiz var. Gebze’de 4 blokluk bir inşaat yapmaktayız. Ümraniye’de belirli yerlerde, belirli inşaatlar yaptık. Bugüne kadar ciddi inşaatlar yaptığımızı söyleyebilirim. Bu çalışmalarımız Aytaç Rulman İnşaat bünyesinde devam ediyor.

Rulman Ticaret, kurulduğu günden bu yana, anlattığımız üzere, kendini yenileyen, araştırma yapan ve en önemlisi kendisini teknolojiye entegre etmeyi hedefleyen bir firmadır. Değerli meslektaşlarımızın ve müşterilerimizin bize karşı sundukları talepler ve sahip olduğumuz çalışma arkadaşlarımız bizim bu denli ilerlememize vesile olmuştur. Kendilerine teker teker teşekkür ederiz.

Saygılarımızla,

MUSTAFA – SALİH – İHSAN – İ. BAYINDIR

 

Sorularınız ve ürün talepleriniz için bize yazın!

Makale veya haberde geçen ürünler hakkında bilgi almak ve talepte bulunmak için destek@uretimtek.com adresimize yazabilirsiniz.

 

Türkiye'nin alanında en özel yayınlarına sahip MONETA 'nın sektörel dergi ve portallarının dijital platformlarda yönetimi katkıda bulunmaktayım. MONETA bünyesinde yeni nesil yayıncılık alanında içerik yönetimini geliştirmeye devam ediyoruz.

Bakım-Onarım

Bakım stratejileri

Yayın Tarihi:

-

Yazar:

Manset Bakim Stratejileri Eylul2023

Makine ve ekipmanların verimli ömrünü arttırmanın yolu düzenli takiple sağlanır. Bunun için çağa uygun tutum sergileyen işletmelerdeki stratejilerin neler olduğu ve doğru yöntemleri hakkında bilgi edinebilirsiniz.

1.Arızaya dayalı bakım

Arızaya dayalı veya reaktif bakım, aynı zamanda arızadan arızaya bakım olarak da bilinir ve pasif bir strateji olarak kabul edilir. Bu bakım biçiminde, bir sistem bileşeni ancak gerçekten arızalandığında değiştirilir veya onarılır. Sistem çalışırken makinenin durumu hakkında hiçbir bilgi toplanmaz veya değerlendirilmez. Bu yaklaşımdaki sorun, hasarın boyutunun ve gerekli onarım süresinin tahmin edilememesidir. Bu yaklaşımın avantajları; düzgün çalışma sırasında herhangi bir maliyete katlanılmaması ve makinenin tam aşınma rezervinin kullanılmasıdır.

Arızaya dayalı bakım, üretim için kritik olmayan, değiştirilmesi kolay ve pahalı hasarlara yol açmayan makineler veya bileşenler için uygundur.

Biliyor musun?

Makinelerin ve makine elemanlarının gerçek hizmet ömrü genellikle tahmin edilen ömründen daha kısadır. Balanssızlık ve hatalı hizalama (%60), rulman hasarı (%20) ve yapısal sorunlar, montaj sorunları ve rezonans (%20) gibi diğer katkıda bulunan faktörler, beklenmeyen sistem arızalarına ve üretim kesintilerine yol açabilecek en yaygın nedenlerdir. Durum izleme ile makine duruş süreleri önemli ölçüde azaltılabilir.

Önemli olan…

Burada önemli olan birimin değeri değil, birimin sistemdeki kritikliği ve kullanımıdır.

Örnek vaka 1:

Bir pompanın maliyeti 5.000 €’dur. Her yıl tekrar tekrar beklenmedik şekilde arızalanır; ancak üretim için kritik değildir, ihtiyaç fazlası veya stokta olabilir. Onarımı zaman açısından kritik değildir ve/veya değiştirilmesi kolaydır.

-> Durum izleme cihazı kullanımı zorunlu değildir.

Örnek vaka 2:

Bir pompanın maliyeti 5.000 €’dur. Yılda iki kez plansız olarak bozulur. Üretim için kritik öneme sahiptir ve üretim kaybı, pompanın maliyetini birçok kez aşmaktadır. Veya değiştirme işlemi son derece zordur ve onarımın önceden planlanması gerekir, o zaman geçerlidir.

-> Durum izleme cihazı kullanılmalıdır.

2.Önleyici bakım

Önleyici bakım durumunda, bir makine veya sistemin belirli zaman aralıklarında belirli bakım harcamaları gerektirdiği varsayılır. Zaman aralıklarının tanımı, sistemin ortalama çalışma ömrüne ve ampirik değerlere dayanmaktadır. Bu bakım stratejisindeki zaman aralıkları sabit olduğundan, mevcut üretim operasyonlarına veya arıza süresi planlamasına hedefli bir şekilde entegre edilebilirler. Ancak, sistemin gerçek durumuyla gerektiği kadar bağlantı halinde değildir. Bu nedenle, bakım önlemlerinin zamanından önce uygulanmasına ve böylece kaynakların gereksiz kullanımına sebebiyet verebilir.

Önleyici bakım, genellikle bakım planında tanımlandığı gibi garanti hükümleri tarafından belirlenir. Garanti sona erdiğinde, uygun bir görüntüleme stratejisi düşünülebilir. Çoğu örnekte, kestirimci bakıma veya duruma dayalı bakıma geçiş yapılır.

3.Duruma dayalı bakım

Duruma dayalı bakımla makine ve sistemlere arıza veya süre bazında değil, bileşenlerin yerleşik durumuna göre servis yapılır. Bu strateji ile bir sistem veya makinenin fiili durumuna uygun olarak bakım ve onarım çalışmalarını yürütmek için durum izleme kullanılır. Sistemin mevcut durumunu belirlemek için farklı yöntemler hem izolasyonda hem de kombinasyon halinde kullanılabilir. Durum izlemenin sonucu çeşitli parametreler dikkate alınarak hedeflenen bakım önlemlerinin planlanmasına dahil edilir. İzlenen makinenin verimliliği artırılır ve arıza süresi maliyetlerinde genel bir azalma sağlanır.

Duruma dayalı bakım, yüksek derecede doğruluğun gerekli olduğu proses açısından kritik sistemler için uygundur. Kural olarak; izleme sistemlerinin maliyeti, dolaylı hasarın ilk oluşumunu önleyerek zaten dengelenir.

Kestirimci Bakim Bakim Stratejileri Eylul2023

4.Kestirimci bakım

Kestirimci bakım giderek daha önemli hale geliyor. Bir sistemin mevcut durumu, yalnızca bir hata analizi veya nedensel araştırma yoluyla değerlendirilmez, aynı zamanda eşlik eden önlemlerin yardımıyla optimize edilir. Bu uygulama, uzun vadede gelecekteki bir arıza olasılığını daha da azaltmak için tasarlanmıştır. Kullanılan önlemler, makine geçmişinin bir analizini, doğal frekansları veya faz ilişkilerini belirlemek için özel ölçümleri ve ayrıca hassas dengeleme ve hizalama şeklinde çalışma koşulundaki iyileştirmeleri içerebilir.

Kestirimci bakım, son derece hassas süreçlerin gerçekleştiği süreç açısından kritik ve sistemler için uygundur. Duruma dayalı bakımdan elde edilen bulgulara dayanır bu sayede önlemleri ve maliyetleri optimize eder. 

İşletmelerde güncel olarak tercih edilen durum izleme yöntemlerine örnekler :

Çalışan bir makinenin durumunu kaydetmek için çeşitli tahribatsız yöntemler mevcuttur. Bunlar titreşim analizi, yağlayıcı analizi, termografi ve endoskopi olarak sıralanabilir. 

1.Vibrasyon (titreşim) analizi

Titreşim tabanlı makine izleme, makine sorunlarının nedenini erken bir aşamada belirlemek için güvenilir bir araçtır. Bu görüntüleme yöntemi, titreşim davranışındaki artıştan dolayı makine durumundaki bir bozulmayı erkenden tespit edebilir. Sıklıkla tespit edilen hata kaynakları arasında dengesizlik, yanlış hizalamalar, rulman hasarları ve bağlantı kusurları yer alır. Bu ölçüm yöntemi ile uygulamaya bağlı olarak birkaç aylık ön uyarı süreleri elde edilebilir. Bu durum izleme yöntemi, sistemlerin ve makinelerin çalışmasında önemli ölçüde maliyet tasarrufu fırsatları sunar.

Titreşim analizi başlangıçta, işitme, hissetme ve görme gibi ‘insan duyusal işlevleri’ni kullanarak anormallikleri tespit eden makine operatörlerinin gözlemleriyle başladı.

Titreşim analizi neye dayanır?

Basitçe söylemek gerekirse, değişen kuvvetler ve güç aktarım süreçleri. Makineyi etkileyen kuvvetler değişirse makinenin titreşim davranışı da değişecektir. Sabit çalışma parametreleriyle artan titreşim seviyesi, makine durumunda bir bozulma olduğunu gösterir.

Titreşim analizi, özellikle döner ekipmanların izlenmesi, dişli kutuları ve rulman yataklarındaki hasarın erken tespiti için uygundur.

2.Yağlayıcı analizi

Yağlayıcı analizi ile yağlayıcı doğrudan makine içerisinde sensörler vasıtasıyla izlenebilir veya numune alınarak laboratuvarda incelenebilir. Çoğu durumda viskozite, su içeriği, kirlilik ve yaşlanma incelenir. Yağlama yağının katı ve sıvı kontaminasyon için çevrimdışı izlenmesinde, düzenli aralıklarla numuneler alınır ve incelenir. Yağın makinedeki sensörler tarafından çevrimiçi olarak izlenmesi, ya ana yağ akışında ya da dallanmış bir yan akışta gerçekleşebilir. Yağlama yağına ek olarak, yağlama gresinin durumunu izlemek de mümkündür. Bu gibi durumlarda, genellikle çevrimdışı izleme kullanılır. Doğrudan yağlama gresinde bulunan sensörler, çevrimiçi izleme için de mevcuttur. Duruma dayalı yeniden yağlama, otomatik yağlayıcılarla birlikte de sağlanabilir.

Yağlayıcı analizi, birden fazla sektördeki tüm yağ ve gresle çalışan bileşenler için uygundur.

Termografi Bakim Stratejileri Eylul2023

3.Termografi

Termografi ile hasar nedeniyle oluşan ısı kaynakları hem mekanik hem de elektriksel olarak belirlenebilir ve görüntülenebilir. Bu teknolojinin istisnai özelliği, sadece sistem durumunun mekanik yönünü hedeflememesi, aynı zamanda elektrik alanında da uygulanmasıdır. Termografinin en büyük avantajı, çalışma sırasında yüzey sıcaklıklarının hızlı ve temassız olarak kaydedilmesidir. Paralel olarak üretilen bir fotoğraf kullanılarak, bir sistem veya makine parçasının sıcaklık eğrileri sahada atanabilir ve gerçek durum olarak belgelenebilir. Ayrıca, motorların, pompaların veya fanların hatalı hizalanması sıklıkla devreye alma sırasında tespit edilebilir.

Termografi, süreçlerin termal izlenmesinde, dişli aşınma modellerinin analizinde veya elektrik alanında (güç hatları, şalter dolapları) sıklıkla kullanılır.

4.Endoskopi

Bir görüntüleme yöntemi olarak endoskopi, makineyi sökmek için zaman alan bir işlem gerektirmeden, rulmanlar ve dişliler gibi bileşenlerin durumu hakkında anında sonuçlar çıkarılmasına olanak tanır. Mevcut durum net bir şekilde belirlenebilir ve bir video veya görüntüde belgelenebilir. Örneğin performans veya hız düşürme gibi işletim parametreleri veya bakım önlemleri mevcut duruma uyarlanırsa, daha fazla hasar yayılması geciktirilebilir.

Endoskopi, dişli kutuları gibi sıvı yağ ile yağlanan sistemler ve makineler için özellikle uygundur.

 

Sorularınız ve ürün talepleriniz için bize yazın!

Makale veya haberde geçen ürünler hakkında bilgi almak ve talepte bulunmak için destek@uretimtek.com adresimize yazabilirsiniz.

 
Devamını Oku

Rulmanlar

Geleceğin mobilitesine odaklanan Schaeffler, Kysuce’de yeni geliştirme merkezi açtı

Yayın Tarihi:

-

Yazar:

Manset guc agustos2023 schaeffler

20 Ar-Ge merkezinden oluşan küresel ağıyla mobilitenin geleceği için inovasyon yeteneğini güçlendirmeye devam eden Schaeffler, son teknoloji geliştirme merkeziyle yeni test ve laboratuvar kapasitesine 20 milyon euroluk yatırım yaptı.

Gelişmiş mobilite çözümlerine yönelik küresel geliştirme faaliyetlerini genişleten Schaeffler, bunun bir parçası olarak Slovakya’nın Kysuce kentinde son teknoloji ürünü yeni bir geliştirme merkezi açtı. Merkez, otomatik sürüş gibi uygulamalar için şasi sistemlerinin yanı sıra elektromobilite için ürünler ve bileşenler geliştiriyor. Otomotiv ve endüstriyel tedarik alanında küresel bir lider olan firma, Kysuce’deki mevcut test tesisini yeni laboratuvar, test ekipmanı ve test istasyonları ekleyerek genişletiyor. Yeni geliştirme merkezi ve test tesisi yükseltmesi, Schaeffler için yaklaşık 20 milyon euroluk bir yatırımı temsil ediyor. 

Firmanın yeni merkeziyle ilgili konuşan Schaeffler AG Otomotiv Teknolojileri CEO’su Matthias Zink, “İnovasyon yeteneği şirketimizin başarısı için hiç bu kadar kritik olmamıştı. Gelecek odaklı bir teknoloji şirketi olarak Schaeffler, bu nedenle Kysuce’de ve dünya genelinde araştırma ve geliştirmeye büyük yatırımlar yapıyor” diyor.

Schaeffler’in Kysuce tesislerinde 350’den fazlası geliştirme çalışanı olmak üzere 20 ülkeden yaklaşık 4.300 kişi çalışıyor. Şirket, 2025 yılına kadar mobilite alanında 500 kadar geliştiricinin burada çalışmasını hedefliyor. Bunu başarmak için Schaeffler, özellikle hibrit modüller ve elektrik gibi kısmen ve tamamen elektrikli tahrik teknolojilerine odaklanarak bölgede bir dizi yeni pozisyon oluşturuyor. 

Bölgenin önemine dikkat çeken Schaeffler’in Kysuce’deki kampüsünden sorumlu Genel Müdür Milan Jurky “Kysuce bölgesi, Schaeffler için ideal bir yapıda. Bu, ilgili teknolojik uzmanlığa sahip birinci sınıf üniversitelerden ve araştırma kurumlarından yararlandığımız ve Slovakya’nın en iyi ve en parlak geliştirme uzmanlarına erişebildiğimiz anlamına geliyor” diye konuşuyor.

Futbol sahası büyüklüğündeki alanda, yarının mobilitesi için yenilikler

Yaklaşık 8.000 metrekarelik bir alana inşa edilen yeni tesis; 4.000 metrekarelik 4 katlı geliştirme merkezi ile test istasyonları ve ekipman için ayrılan 4.000 metrekarelik alandan oluşuyor. İnşaat çalışmaları 2021’in sonunda başlayan yeni geliştirme merkezi binasına, bir buçuk yıl sonra ilk çalışanlar taşınıyor. Ultra modern ofis ekipmanları, özel iletişim ve iş birliği alanları ve ‘çekim noktaları’yla yeni işe yönelik olan binanın tüm tasarımı ve donanımı, çalışanların ağ oluşturabilmesi ve fikirlerini paylaşabilmesine imkan tanıyor. Binanın donanımıyla ilgili Milan Jurky, “Günümüzün artan esnek ve dijital iş birliği ihtiyacına yanıt veriyoruz. Çalışanlarımıza geleceğe uygun çalışma alanları sunuyoruz” diyor.

Yeni merkez, yeni ürünler ve müşteriye özel çözümler için çok çeşitli geliştirme faaliyetlerini karşılıyor. Bu faaliyetler arasında sistem ve yazılım geliştirme, simülasyon ve test, donanım tasarımı ve mekanik ürün tasarımı yer alıyor. Geliştirme merkezinin uzmanları ayrıca, otomotiv endüstrisinden uluslararası müşteriler için kapsamlı bir dizi proje yönetimi faaliyeti yürütüyor. Bitişik fabrika salonlarında Schaeffler, motor ve şanzıman sistemlerini, çok çeşitli rulmanları, aktüatör sistemlerini, elektrikli akslar ve hibrit tahrikler için bileşenleri ve elektromekanik aktif rulo kontrol sistemleri gibi şasi aktüatörlerini bir araya getiriyor. Tüm bunlarda şirket, geliştirme ve üretim faaliyetlerinin tek bir yerde sıkı bir şekilde entegre edilmesinden faydalanıyor.

Kysuce: Güçlü bir küresel kalkınma ağının parçası

Kysuce’deki yeni geliştirme merkezi, dünya çapında 20 araştırma ve geliştirme konumunda yaklaşık 8.000 çalışandan oluşan güçlü bir küresel ağın parçasını oluşturuyor. Modern güç aktarma organları ve mobilite çözümleri geliştirme merkezleri arasında; Wooster ve Troy (ABD), Puebla (Meksika), Bühl ve Herzogenaurach (Almanya), Szombathely (Macaristan), Svitavy (Çek Cumhuriyeti), Pune (Hindistan), Seul (Güney Kore), Yokohama (Japonya) ve Taicang ile Changsha (Çin) bulunuyor. “Geliştirme konumlarımızın yarısından fazlasında, dünya çapındaki müşterilerimiz için geleceğe hazır elektrikli güç aktarma organları ve mobilite çözümleri ile yenilikçi şasi çözümleri üzerinde çalışıyoruz” diyen Schaeffler’in E-Mobilite Başkanı Dr. Jochen Schröder, “Stratejimiz, farklı yerel uzmanlık ve sorumluluklarla donanmış küresel bir kalkınma ağına sa hip olmak etrafında dönüyor. Bu küresel yapı aynı zamanda, müşterilerimize her zaman yakın olduğumuz ve yerel ihtiyaç ile gereksinimlere hızlı bir şekilde yanıt verebileceğimiz anlamına geliyor” açıklamasında bulunuyor.

 

Sorularınız ve ürün talepleriniz için bize yazın!

Makale veya haberde geçen ürünler hakkında bilgi almak ve talepte bulunmak için destek@uretimtek.com adresimize yazabilirsiniz.

 
Devamını Oku

Trendler

Copyright © 2011-2019 Moneta Tanıtım Organizasyon Reklamcılık Yayıncılık Tic. Ltd. Şti. - Canan Business Küçükbakkalköy Mah. Kocasinan Cad. Selvili Sokak No:4 Kat:12 Daire:78 Ataşehir İstanbul - T:0850 885 05 01 - info@monetatanitim.com