Spor bahisleri pazarının en büyük kumar kuruluşu ve online casino Mostbet kapılarını Türkiye'den oyunculara açıyor. Çeşitli etkinlikler, yüksek oranlar, basit kayıt, çeşitli bonuslar, promosyonlar, ücretsiz bahisler ve bedava çevirmeler sunmaktan mutluluk duyuyoruz. Kullanışlı mobil uygulamamız Mostbet bahislerini çevrimiçi izlemenize olanak sağlayacaktır.
Connect with us

Elektrik Motorları

Milyonlarca parlak, ışıltılı gülümseme

Yayın Tarihi:

-

milyonlarca parlak isiltili gulumseme 606

 

Rekor hacimli diş macunu üretimi için büyük mono blok gövdeli redüktörlere ihtiyaç duyulmaktadır

 

Prosese uygun karıştırıcı üreten EKATO firması, en büyük karıştırcı serisi olan UNIMIX’i geliştirmek suretiyle, boyutsal olarak 2 kat büyüklüğüne ulaştırdı. Böylece dünyanın en büyük kapasiteli süreksiz diş macunu üretimini mümkün kılmıştır. Her biri 10.000 litrelik efektif kapasitesiye sahip 2 karıştırıcı, ürün konsantrasyonuna bağlı olarak, saatte 6.000 ila 11.000 kg diş macunu üretebilmektedir. Böylelikle üretim hacminde 3 kattan fazla bir artış sağlanmıştır. Tahrik sistemleri konusunda uzman olan NORD DRIVESYSTEMS, EKATO’ya yeni, rekor sahibi karıştırıcı sistemlerinin geliştirilmesi sürecinde önemli katkılarda bulunmuştur. Global şirketlerin bir çoğu, üretim kapasitelerini sadece bir kaç merkezde yoğunlaştırmayı istemektedirler. Hijyen ve kişisel bakım endüstrileri de bu trendi izlemektedir. Buna paralel, diş macunu gibi ürünlerde sürekli olarak artan parti büyüklükleri için bir üretimsel talep mevcuttur. Ayrıca, daha fazla ana ürün türevide, tek bir tesiste üretilmek istenmektedir.

Bu sebepten ötürü, günümüz modern fabrikaları azami değişkenliği ile, yüksek hacimde üretim imkanlarına sahip olmalıdırlar. Üreticilerin, basit ama kendine has zorlukları olan, bu yöndeki taleplerini karşılayacak ekipman sistemlerini EKATO sağlamaktadır.

Şu ana kadar en gelişmişi

Dişmacunu üretim fabrikalarının maksimum kapasiteleri, geçmişte 4000 ile 5000 litre arasında, saatlik üretimler ise yaklaşık olarak 2000 ile 3000 litreler arasında değişmekteydi. Sektörde, sürekli ya da süreksiz (parti) üretim mümkündür.  Ama sürekli sistemler, yüksek kapasitelere imkan verirken, ürün değişikliklerine kolay imkan vermemektedirler; bunun sebepleri ise; değişik içeriklerin bazen kendilerine özgü hazırlama ve karıştırma teknolojisi gerektirmeleri ve reçete/tarif değişikliklerinde dönüşüm ve yeniden ayarlamaların gerekmesidir.

Buna ek olarak, dişmacununun yeteri kadar homojenliğe sahip olmaması noktasında, kolayca yeniden işlenememesi durumu da ortaya çıkmaktadır. Sürekli tip üretim yapan fabrikaların yaşadığı en büyük zorluk ise, sodyum florid gibi aktif bileşenlerin, dozajlama sistemleri değişikliklerinden sonra bile  homojen bir şekilde yayılmasının sağlanmasıdır. Diğer bir yandan, süreksiz tip üretim yapan fabrikaların ise mevcut kapasiteleri, ekipmanlarda büyük değişiklikler yapılmadan, önemli miktarlarda arttırılamazlar. Dişmacunu üreticilerinin taleplerini karşılamak için, EKATO çok daha yüksek kapasiteli karıştırıcılar tasarlamak zorunda kalmıştır.

Karıştırıcı tasarımı

Dişmacunu üretim ekipmanları temel olarak; boşaltılabilir ve karıştırıcısı olan bir kazan, homojenizatör ve içeriklerin prosese katılımını sağlayan çeşitli dozaj sistemlerinden oluşmaktadır. Sıvı içerikler, ya ölçülerek vakum sistemi ile sisteme dahil edilmekte, yada gravimetrik metodlar ile dozajlanmaktadırlar.  Tozlar ve kıvamarttırıcılar, vizkoziteyi arttırmak için entegre homojenizasyon ekipmanları vasıtası ile yada kazanın tabanındaki valfler yardımı ile çekilmek suretiyle.kazana eklenmektedirler.

Kapasite arttırımı için gerekli karmaşık hesaplamalar

EKATO, daha büyük karıştırıcı boyutları için komponentlerin dozaj ve çözelme zamanlarını, karışma ve homojenize zamanlarını, vakum değerlerini, ve gerekli karıştırıcı ve homojenizatör performanslarını belirlemek zorunda kalmıştır. Karıştırıcı ve homojenizatörler, karıştırma performansı denklemine göre konfigure edilmişlerdir. Engin tecrübelerine dayanarak, EKATO her bir pervane için güç katsayısı “Ne” (Newton no) ve ürünün spesifik vizkozite eğrisini belirlemektedir. Ürün konsantrasyonuna (ρ) ek olarak, denklem hız ve çapı içermektedir, bunlarda 2., 3. hatta 5. Kuvvet değerlerine ulaşmaktadır ve bunlar özellikle önemlidirler. Bu sebepten otürüde karıştırıcı ve homojenizatör tahriklerinin doğru konfigürasyonu büyük önem arz etmektedir.

Tahrik sağlayıcısı NORD’un, motorları ve redüktörleri EKATO’nun yapmış olduğu hesaplamalara göre konfigüre etmesi, ve ayrıca mümkün olduğunca verimli ve sağlam yapması gerekmiştir. Tahrik grubu karıştırıcı tankının üstünde konumlandığı için, yüksek performansa rağmen, mümkün olduğunca kompakt bir yapıda olması gerekmektedir.

Bir ufak otomobil kadar büyük karıştırıcı tahrik üniteleri

Bu uygulama homojen ürün kalitesini bağlıdır ve hız ile süreklilik gerektirir. Karıştırıcı mili üzerindeki radyal ve aksiyal yükler, yüksek ürün vizkozitesi sebebiyle çok büyüktürler, ve tahrik ünitesi konfigürasyonu sırasında muhakkak suretle dikkate alınmalıdırlar. NORD DRIVESYSTEMS, her birinin nominal çıkış tork değeri 242.000 Nm olan ve 250kW’lık motorlar ile tahrik edilen 2 adet endüstriyel redüktör konfigüre etmiş ve sağlamıştır. NORD dünyada, bu moment değerinde monoblok gövdeli redüktör üreten tek firmadir.

 

Bu yüzden, uygulama için seçilen SK15407 kodlu, 3-kademeli konik helisel tip endüstriyel redüktörler fiziksel olarak heybetli gözükselerde muadillerine göre kompakt yapıdadırlar. Monoblok gövde yapısının bir diğer avantajı da, alt ve üst parçadan oluşan gövdeye sahip redüktörlere göre daha büyük rulman kullanılabilinmesidir.

Bunun neticesinde monoblok gövdeli redüktör daha büyük yüklere karşı dayanım gösterebilmektedir. Sessiz çalısma, minimum sızdırmazlık yüzeyi (yağ kaçağı), üst ve alt gövde kapağı olmadığından daha rijit yapıya sahip olma, gövdenın tek parçalı olmasından ötürü daha yüksek eksenel kuvvetlere dayanım monoblok gövdeli redüktörlerin diğer avantajlarıdır.

Sonuç

Herbiri 10.000 litre efektif hacme sahip, 2 yeni karıştırıcı, ürün konsantrasyonuna bağlı olarak, her partide maks. 12.000 ile 16.000 kg arasında dişmacunu üretmektedir. Saatlik üretim değerleri ise 6.000 ile 11.000 kg arasındadır. Önceleri sektördeki en büyük fabrika kapasitesi olan, 2.000 ile 3.000 litrelik değerler ile karşılaştırıldığında, üretim miktarında 3 – 4 katı değerlere ulaşılmıştır.

Böylece, dişmacunu üreticisinin hedefi sadece gerçekleştirilmekle kalmayıp  geçilmiştir. Üretim alanının optimum seviyede kullanılmasına imkan veren kompakt tasarım bir diğer avantajdır. Tahrik sistemleri de karıştırma teknolojileri ile aynı gereklilikleri sağlamalıdır: Bakım gerektirmeksizin yüksek güvenilirlik sağlamalıdırlar.

 

Sorularınız ve ürün talepleriniz için bize yazın!

Makale veya haberde geçen ürünler hakkında bilgi almak ve talepte bulunmak için destek@uretimtek.com adresimize yazabilirsiniz.

 

Türkiye'nin alanında en özel yayınlarına sahip MONETA 'nın sektörel dergi ve portallarının dijital platformlarda yönetimi katkıda bulunmaktayım. MONETA bünyesinde yeni nesil yayıncılık alanında içerik yönetimini geliştirmeye devam ediyoruz.

Elektrik Motorları

Schaeffler, e-mobiliteyi bugünün gerçeği haline getiriyor

Yayın Tarihi:

-

Yazar:

Schaeffle e mobilite Kasim2023

VDL Groep iş birliğiyle sunduğu sürücüsüz otonom elektrikli servisi IAA Fuarı’nda tanıtan Schaeffler, elektromobiliteyi günümüzün bir gerçeği haline getiriyor. Elektrifikasyon ve otomasyon, Schaeffler’e heyecan verici büyüme fırsatları sunuyor. Firma, 2026 yılına kadar dünya çapında yeni ve genişletilmiş elektrik motoru üretim kapasitesine 500 milyon euro yatırım yapmayı planlıyor.

E-kargo bisikletlerinden elektrikli uçaklara kadar her şey için çözümler geliştiren Schaeffler, elektrik motorlarından termal yönetime kadar çeşitli teknolojiler sunarak elektromobilite pazarındaki oldukça çeşitli konumu sayesinde ticari olarak iyi bir performans sergiliyor. 2022 yılında 5 milyar euro değerinde seri üretim siparişi alan Schaeffler E-Mobilite Bölümü, 2018 yılındaki kuruluşundan bu yana aldığı siparişlerin toplam değerini 16 milyar euroya çıkarıyor. Konuyu değerlendiren Schaeffler AG CEO’su Klaus Rosenfeld, “Buradaki başarımızın anahtarı, hem komple sistemler hem de bu sistemlere dahil olan tekil bileşenler konusundaki derin anlayışımızdır. Birlikte ele alındığında, bu bizim için çok büyük bir pazar” diyor.

Yeni tahrik teknolojileri, geliştirilmiş şasi sistemleri ve sürtünmeyi azaltmaya yönelik ustaca teknik çözümlerini de içeren mobilitenin geleceğine yönelik en son yeniliklerini geçtiğimiz günlerde Münih’te düzenlenen IAA Mobility Fuarı’nda sergileyen Schaeffler, VDL Groep ile toplu taşıma için tasarladıkları sürücüsüz bir elektrikli mekiğin dünyadaki ilk örnek modelini bu fuarda sunuyor. İki şirket, Schaeffler’in tahrik ve şasi teknolojisindeki güçlü yönlerine katkıda bulunarak aracı ortaklaşa geliştirmeyi ve üretmeyi planlıyor.

Schaeffler tahrik ve sasi teknolojisi

Dünya çapında e-mobilite üretim kapasitesine büyük yatırım

Binek araç elektrifikasyonunda, özellikle de tüm elektrikli aksların ve hibrit modüllerin ayrılmaz bileşenleri olan elektrik motorlarında önemli bir güce sahip olan Schaeffler, hem premium segment hem de kitlesel pazar için geniş bir motor yelpazesi üretiyor.

Firmanın sunduğu ürünler arasında asenkron motorlar ve sabit mıknatıslı senkron motorların yanı sıra, spor otomobiller için eksenel akılı motorlar da yer alıyor. Schaeffler ayrıca, dışarıdan uyarımlı senkron makineler olarak tanınan mıknatıssız elektrik motorları da geliştirip, üretiyor. Schaeffler Otomotiv Teknolojileri CEO’su Matthias Zink, “Yalnızca bu yıl müşterilerimiz için toplam 7 e-motor projesini hayata geçiriyoruz. Bu, ürünlerimizin hedefe ulaştığını gösteriyor” diye konuşuyor. 

Tek bir motor türünün tüm güç sınıflarını ve uygulamalarını destekleyemeyeceğini, bu nedenle Schaeffler’in elektrikli motor geliştirme konusunda çeşitli ve modüler bir yaklaşıma sahip olduğunu söyleyen Zink, “Bu çeşitliliği mümkün olduğunca uygun maliyetli bir şekilde üretmek için elektrik motorlarını ve üretim süreçlerini eş zamanlı olarak geliştiriyoruz. Bunu yaparken sanayileşmedeki temel gücümüzü ortaya koyuyoruz” diyor.

Bühl’deki merkezinde, fabrikalarında kullanıma sunulmaya hazırlık amacıyla en ileri üretim süreçlerini test ettiği dünya çapında benzersiz bir pilot tesise sahip olan Schaeffler’in bu proses inovasyonu hattı, şirketin 2026 yılına kadar dünya çapında yeni ve genişletilmiş üretim kapasitesine 500 milyon euronun üzerinde yatırım yapmasını sağlıyor. Bu, Schaeffler’in iklim dostu tahrik teknolojilerini hızlı ve en önemlisi uygun maliyetli bir şekilde sanayileştirme yeteneğinin sırrını oluşturuyor.

Elektromobilite ve otomatik surus

Schaeffler seri üretim girişimlerini hızlandırıyor

Elektromobilite ve otomatik sürüş, Schaeffler’in yenilikçi teknolojileri için giderek artan sayıda seri üretim girişiminde bulunduğu alanları oluşturuyor. Örneğin, şirketin arka tekerlekten yönlendirme direksiyon sistemi, büyük bir otomobil üreticisinin yeni elektrikli SUV tipinde üretime giriyor. Ürün için bir ilk olan bu seri üretim girişimini önümüzdeki birkaç yıl içinde 6 tane daha takip ediyor.

Schaeffler ayrıca elektrikli otomobiller için yüksek düzeyde entegre termal yönetim modülünü de bu yıl pazara sunuyor. Bu yenilik ile özellikle elektrikli araçlar, Schaeffler’in ısıtma ve soğutmanın hassas yönetimi konusundaki uzmanlığından faydalanıyor. Şirketin termal yönetim çözümleri batarya performansını ve ömrünü iyileştiriyor ve tüm bileşenlerin optimum sıcaklık aralığında çalışmasını sağlıyor. Bu entegre termal yönetim çözümü için 2024 yılında daha fazla seri üretim planlanıyor.

2023 yılında Schaeffler’in elektrikli kargo bisikletleri için sunduğu yenilikçi Free Drive pedal jeneratörü de filo ölçeğinde üretime geçiyor. Yeni bir zincirsiz tahrik sisteminin temel bileşeni olan Free Drive, bakım ve aşınmayı azaltıyor, tamamen yeni bisiklet tasarımlarının yolunu açıyor.

Schaeffler ayrıca, belediye iş aracı üreten 3 firma için elektrikli tekerlek göbeklerini 2023 yılında seri üretime geçiriyor. 2022 yılında değişken valf kontrolü için elektromekanik olarak değiştirilebilir bir parmak takip sistemi olan eRocker sistemini piyasaya süren Schaeffler, elektrikli kam fazerleri ve bu sistemle birlikte hibrit araçlardaki CO2 emisyonlarını yaklaşık yüzde 10 oranında azaltıyor. Şirket, silisyum karbür bazlı 800-V güç elektroniğini 2025 yılında seri üretime geçirmeyi planlıyor.

 

Sorularınız ve ürün talepleriniz için bize yazın!

Makale veya haberde geçen ürünler hakkında bilgi almak ve talepte bulunmak için destek@uretimtek.com adresimize yazabilirsiniz.

 
Devamını Oku

Elektrik Motorları

Volt Motor’dan sürdürülebilirlik odağında yeni yatırım: Pik döküm tesisi devreye giriyor

Yayın Tarihi:

-

Yazar:

DSC 0864

Sürdürülebilirlik ilkeleri kapsamında geri dönüşüm ve çevresel etkiler alanında önemli bir yatırıma imza atan Türkiye’nin elektrik motoru üretimindeki öncülerinden Volt Motor, yeni bir Pik Döküm Tesisi’ni devreye alıyor.

56 tip gövdeden, 355 tip gövdeye ve 450 Kw güçteki ürün gamıyla Türkiye’nin en büyük elektrik motor üreticilerinden biri olan Volt Motor, yeni Pik Döküm Tesisi ile ürün gamını daha da genişletirken, elektrik motoru üretimindeki öncü konumunu güçlendirmeye devam ediyor. Geçtiğimiz aylarda ilk sürdürülebilirlik raporunu yayımlayan; geri dönüşüm ve sürdürülebilirlik ilkelerini üretim süreçlerinin merkezine yerleştiren Volt Motor, yeni yatırımı sayesinde geri dönüşüm, doğal kaynakları koruma ve çevresel sürdürülebilirliğe katkı sağlama taahhüdünü güçlü bir şekilde sürdürüyor.

Volt Motor Genel Müdürü Ahmet Sancak

Sürdürülebilirlik çalışmaları

Yeni tesisle ilgili konuşan Volt Motor Genel Müdürü Ahmet Sancak, “Sermaye ötesi değerlerimizden aldığımız güçle yeni bir yatırıma daha imza attık. Denemelerimiz son derece başarıyla sonuçlandı. Pik Döküm Tesisi’nde üretime başladık. Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’ne ulaşma doğrultusunda yaptığımız bu yatırımla, sürdürülebilirlik alanında emin adımlarla ilerliyoruz. Gerek ülke ekonomisine gerek istihdama fayda sağlayacak bir yatırım olmasını temenni ediyoruz” dedi.

Yatırımlar sürecek

Volt Pik Döküm Projesi’nin, yönetim kurulu tarafından 2022 yılında alınmış stratejik bir karar olduğuna işaret eden Ahmet Sancak, bu doğrultuda fizibilite ve kurulum çalışmalarına başladıklarını anlattı. Volt Pik Döküm Tesisi’nin, Volt Motor ve Volt Redüktör’ün ihtiyaçlarını karşılayacağını belirten Sancak, “Önümüzdeki süreçte ayrıca dış firmalara döküm parça imalat ve satış işlemleri ile ticari faaliyetlerine hız kazandırmasını hedefliyoruz. Yatırımlarımızı devam ettireceğiz. 2 etaptan oluşan projemizin ilk etabında reçineli kum kalıplama sistemi ve bunu besleyecek ergitme ünitesi kısmımız tamamlandı. Üretim kapasitesi 6.500 ton/yıl olan tesisimizde üretime başladık. Yatırımımızın 2. etabında, yaş kum kalıplama ve bunu besleyecek ergitme ocakları ile 15.000 ton/yıl kapasiteye ulaşacağız” diye konuştu.

volt motor Pik dokum2023 10 31 18.14.43

 

Sorularınız ve ürün talepleriniz için bize yazın!

Makale veya haberde geçen ürünler hakkında bilgi almak ve talepte bulunmak için destek@uretimtek.com adresimize yazabilirsiniz.

 
Devamını Oku

Trendler

Copyright © 2011-2019 Moneta Tanıtım Organizasyon Reklamcılık Yayıncılık Tic. Ltd. Şti. - Canan Business Küçükbakkalköy Mah. Kocasinan Cad. Selvili Sokak No:4 Kat:12 Daire:78 Ataşehir İstanbul - T:0850 885 05 01 - info@monetatanitim.com